MHP'nin Devletle Bitmeyen Dansı

Şaban İba

MHP'nin Devletle Bitmeyen Dansı Posts

You can find MHP'nin Devletle Bitmeyen Dansı books, MHP'nin Devletle Bitmeyen Dansı quotes and quotes, MHP'nin Devletle Bitmeyen Dansı authors, MHP'nin Devletle Bitmeyen Dansı reviews and reviews on 1000Kitap.
304 syf.
·
Not rated
Rusya işgali altındaki Türk ülkelerinin bir bir bağımsızlığını ilan ettiği yılların arefesinde doğdum ben. Bosna ve Çeçenistan savaşlarının içinde büyüdüm. Her gece yatmadan annemle Bosna ve Çeçenistan için dua ederdik. Yurtdışında yaşayan ve karayoluyla Türkiye'ye gelen teyzemlere Sırbistan'ı hızlı geçmeleri için dileklerde bulunduğumu
MHP'nin Devletle Bitmeyen Dansı
MHP'nin Devletle Bitmeyen DansıŞaban İba · 02 okunma
Atilla Kaya:
"Milletimizden bahsederken bile ağızlarından -zinhar- 'Türk' sözü çıkmayanlar, 'Başkanlık Sistemi'ni despotizmden ayıran her ne var ise, onların ortadan kaldırılmış haline 'Türk Tipi Başkanlık' diyebilmiştir. Açıktır ki; Türk milliyetçiliğini ayakları altına aldığını söyleyebilecek tıynetteki birinin 'biz milliyetperveriz' diyebilmesi, Bilge Kağan'dan pasajlar, Nihal Atsız'dan şiirler okumaya başla­ması sadece başkanlık sevdası uğruna her tür değeri istismar etmek­ten çekinmeyeceğini gösterir, başka bir şeyi değil. Böylelerinin ne diline Türklüğü ne eline Bozkurt'u yakıştıracak saflıkta değiliz! "Karakterinde tarafsızlık olmadığını söyleyenler ve 'Cumhur­başkanı tek adam olacak' diyenler, milletin tek adamdan büyük olduğunu anlasınlar diye, bizler; 12 Eylül 1980 Askeri Darbesi son­rası görev yapmış 1 O Ülkü Ocakları Eski genel başkanı olarak, ülkücü tavrımız gereği referandumda 'Hayır" diyeceğiz. Yürekten bağlı olduğumuz ve ondan ayn bir gelecek düşünmediğimiz aziz Türk milletinin de 'Hayır! ' demesini istiyoruz. Biliyor ve bildiriyo­ruz ki: Şimdi 'Hayır! ' demezsek, bir daha hiç diyemeyebiliriz!"
Reklam
Büyük Birlik Partisi (BBP) Genel Başkanı Mustafa Des­tici'nin Erdogan'la görüştükten sonra tavır değiştirmesi BBP'yi karıştırdı. BBP Yüksek İstişare Kurulu Başkanı Hakkı Öznur kısa süre önce şöyle bir açıklama yapmıştı: "Dayatılan bu rejim değişik­liğini kabul etmiyoruz. Bu Erdoğanist bir rejim değişikliğidir. Alperenlik oportünizm değil itirazdır ve sisteme muhalifliktir. Askeri vesayete, bürokratik vesayetlere karşı olduğumuz gibi parti vesayetine de, yargı vesayetine de, parti devletine de karşıyız. BBP tarihi boyunca adaletsizliklere, haksızlıklara hep karşı çıkmıştır. Vesayetten ve güçten yana değil, milletten taraf olmuştur. Bugün de yarın da hep böyle olacaktır. Çare otoriterleşme değil, daha fazla demokratikleşme. Açıklık ve demokrasidir." Öznur'un bu açıkla­ması BBP'nin tavrı olarak yorumlanmıştı ve parti tabanı tarafından da benimsenmişti. Ancak partiden gelen "Hayır" açıklamalarının ardından Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın davetiyle Saray'a giden BBP Genel Başkanı Mustafa Destici, bu görüşme sonrası "Evet" karan aldığını belirtti. Bunun üzerine parti içinde büyük bir muhalefet başladı. İl başkanları ve parti içindeki önemli isimler, Destici'nin Parti İstişare Kurulu'nda "Hayır" oyu çıkmasına rağmen, Erdoğan'la görüştükten sonra "Evet" oyu vereceğini açıklaması, Parti içinde ciddi bir muhalefete dönüştü.
Erdoğan ve Bahçeli'nin Kader Birliği
Başkanlık sistemine geçiş konusunda referandumun ilk adımını Bahçeli atmış olsa da, bu işin Erdoğan ile Bahçeli arasında yapılan ve her ikisinin de çıkarlarını koruyan siyasal bir işbirliğiydi. Her iki­sinin de böyle bir işbirliğine ihtiyaçları vardı. Erdoğan açısından durum çok netti: 10 Ağustos 2014'de halk tarafından seçilmesinden itibaren
"MHP'nin geleneğinde olağanüstü kurultay yoktur" (2 Mart 2016), "Emr-i hak vaki olana kadar Sayın Bahçeli Genel Başkanımızdır" (16 Mart 2016); "MHP kurultayını yapacaktır, ama 2018 yılında" (12 Nisan 2016) şeklindeki açıklamaları ile Bahçeli parti içinde etkisini yitirmeye başlamıştı. Bu durumdan yararlanmayı sürdürerek muhalefet Bahçeli'nin tersine ta­banda yeni bir heyecan dalgası yaratmayı ve farklı grupları tek bir platformda toplamayı başardı. Parti içindeki bu kavga devam ederken muhalefetin hukuki atılımlarına benzer şekilde yanıt vermeye çalışan Bahçeli, giderek parti içinde gücünü yitirince, kendi geleceği için çareler/çözümler aramaya başladı. Bahçeli'nin imdadına 15 Temmuz 2016 Askeri Darbe Girişimi yetişti.
Kasım 2015 seçimleri
AKP yüzde 49.50 oy oranıyla 317 mil­letvekili, CHP yüzde 25.32 oy oranı ile 134 milletvekili, MHP yüzde 11.90 oy oranıyla 40 milletvekili, HDP yüzde 10.76 oy oranıyla 59 milletvekili çıkardı. Bahçeli'nin ısrarıyla ve aslında Erdoğan'ın izlediği bir senaryoya göre yapılan bu erken seçimde, MHP 7 Hazi­ran Genel Seçimleri'ne göre yüzde 4,39 oy kaybederek %11.90'a geriledi. Böylelikle iktidara gelme hedefiyle seçim isteyen ve AKP'nin bölüneceğini ima ederek bu seçime beşinci bir partinin daha katılacağını iddia eden Bahçeli, büyük hüsrana uğradı. Bu seçimde MHP, %4,39 oy kaybederek % 11,90 oy oranına geriledi. Seçimlerin ardından sosyal medyada Bahçeli'nin genel başkanlık görevinden istifa edeceği iddiaları ortaya atıldı. Fakat Bahçeli'nin Medya ve İletişimden Sorumlu Baş Danışmanı Metin Özkan "Asla istifa yok, yola devam" sözleriyle bu iddialan yalanladı. Bahçeli de, yaptığı yazılı açıklamada istifa iddialarını değerlendirerek, "Par­timizin tüm organları görevinin başındadır. MHP ilkelerinden ödün vermeden yolunda yürüyecektir" dedi.
Reklam
27 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.