Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Mimarlık Üzerine On Kitap

Vitruvius

Sayfa Sayısına Göre Mimarlık Üzerine On Kitap Sözleri ve Alıntıları

Sayfa Sayısına Göre Mimarlık Üzerine On Kitap sözleri ve alıntılarını, sayfa sayısına göre Mimarlık Üzerine On Kitap kitap alıntılarını, etkileyici sözleri 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Ne yetenek olmadan eğitim, ne de eğitim olmadan yetenekle kusursuz bir sanatçı yetişemez.
Sayfa 4
Mimar, hem doğal yeteneklere sahip, hem de eğitilmeye yatkın olmalıdır. Ne yetenek olmadan eğitim, ne de eğitim olmadan yetenekle kusursuz bir sanatçı yetişmez. Mimar eğitilmeli, kalemi güçlü olmalı, geometri öğrenimi görmeli, iyi tarih bilmeli, filozofları iyi izlemeli, müzikten anlamalı, biraz tıp bilgisi bulunmalı, hukukçuların düşüncelerini bilmeli, yıldızbilim ve göklerin kuramı ile tanışıklığı olmalıdır.
Reklam
Bilim olmadan el becerisi kazanmayı amaçlayan mimarlar hiçbir zaman emeklerinin karşılığı olan nüfuslu bir konuma ulaşamamışlardır.
Felsefeye gelince; bir mimarı, prensip sahibi ve alçakgönüllü yapar; açgözlü olmadan dürüst, nazik ve adil kılar.
Sayfa 6 - madde-7
Peloponnes yarımadasında bir kent devleti olan Karya, Yunanistan'a karşı Perslerin tarafını tutmuştu; daha sonra savaşta zaferle özgürlüklerini kazanan Yunanlılar, seferberlik ilan edip Karya halkına savaş açtılar. Kenti ele geçirerek erkekleri öldürdüler ve devleti ıssızlığa terk ettiler; kadınları da köle olarak kaçırdılar. Ancak uzun giysilerini ve diğer evlilik simgelerini çıkarmalarına izin vermeyerek zafer alayında onları zorla teşhir ettiler. Bu kadınlar utançlarının ağırlığı altında ezilerek sonsuza dek köleliği temsil ettiler ve devletlerinin kefaretini ödediler. Böylece dönemin mimarları, Karya halkının günah ve cezalarının ardılları tarafından da bilinerek sürdürülmesi için kamu yapılarına yük taşıdıkları görülecek biçimde bu kadınların heykellerini yerleştirdiler.
Sayfa 6 - madde-5
Çünkü dürüstlük ve doğruluk olmadan hiçbir iş gerektiği gibi yapılamaz.
Sayfa 7
Reklam
"Yine de her konuda mükemmelliğe ulaşamayanlar yalnızca mimarlar değildir; çeşitli sanatlarda bireysel olarak uzmanlaşanlar bile konularında başarının en yüksek noktasına ulaşamazlar.O halde, yalnızca bir alanda uğraşan sanatçılar arasında bütün bir nesil boyunca ancak birkaçının büyük zorluklarla üne ulaştığı gözönüne alınırsa, çok değişik sanatlarda başarılı olması beklenen bir mimarın, hiçbir konuda eksikliğinin bulunmamasının yanında, ki yalnızca bunun başarılması bir mucizedir, yaşamlarını kendi alanlarına adamış kimselerin konularında onları geçmesi nasıl düşünülebilir?
Sayfa 7 - Şevki Vanlı Mimarlık Vakfı YayınlarıKitabı okuyor
"Erken yaşlarda, çeşitli türlerde eğitim görmüş olanlar sanatların ortak yönünü ve tüm çalışma­ların arasındaki ilişkiyi algılarlar ve böylece hepsini daha kolayca kavrayabilir­ler."
Mimarlık; Düzen, Düzenleme, Armoni, Bakışım, Uygunluk ve Ekonomiye dayanır.
Sayfa 9 - Şevki Vanlı Mimarlık VakfıKitabı okudu
"Yatak odalarında ve kütüphanelerde doğu ışığı, kışın hamamlar ve kış odaları için batı ışığı, resim galerileriyle düzenli ışık gereken yerlerde de kuzey ışığının - çünkü gün boyunca gökyüzünün bu kesimi güneşin yönünden etkilenmediğinden fazla aydınlık veya karanlık olmaz - kullanılmasında doğal bir uygunluk vardır."
Sayfa 10 - Şevki Vanlı Mimarlık Vakfı YayınlarıKitabı okuyor
Reklam
Eski zamanların yöntemlerine dönme gereğini ne kadar vurgularsam azdır. Atalarımız, bir kent veya askeri garnizon inşa edeceklerini zaman, önerilen arazide otlayan sığırlardan birkaçını kurban ederek, karaciğerlerini incelerlerdi. İlk kurbanların ciğerleri koyu renkli veya anormal çıktığında, kusurun bir hastalıktan mı yoksa yediklerinden mi kaynaklandığını anlamak için başka sığırlar kurban ederlerdi. Ciğeri sağlam ve diri kılan iyi su ve besinin varlığını birçok benzer deney sonucunda kanıtlanmadıkça, savunma yapılarının yapımına hiçbir zaman başlamazlardı. Ana amaçları sağlıklılık olduğundan, anormal ciğerler ile karşılaşmaya devam ettikleri zaman yörenin su ve besin kaynaklarının insan sağlığı için de zararlı olacağını varsayarak oradan ayrılıp başka bir bölgeye giderlerdi.
Sayfa 13 - Şevki Vanlı Mimarlık Vakfı
Atalarımız, bir kent veya askeri garnizon inşa edecekleri zaman, önerilen arazide otlayan sığırlardan birkaçını kurban ederek, karaciğerlerini incelerlerdi. İlk kurbanların ciğerleri koyu renkli veya anormal çıktığında, kusurun bir hastalıktan mı yoksa yediklerinden mi kaynaklandığını anlamak için başka sığırlar kurban ederlerdi. Ciğeri sağlam ve diri kılan iyi su besinin varlığını birçok benzer deney sonucunda kanıtlamadıkça, savunma yapılarının yapımına hiçbir zaman başlamazlardı. Ana amaçları sağlıklılık olduğundan, anormal ciğerlerle karşılaşmaya devam ettikleri zaman yörenin su ve besin kaynaklarının insan sağlığı için de zararlı olacağını varsayarak oradan ayrılıp başka bir bölgeye giderlerdi.
(…) insanoğlunun ilk kez bir araya gelerek bilinçli toplantılar yapmasının ve sosyal ilişkiler geliştirmesinin kaynağı ateşin keşfidir.
Sayfa 27 - Şevki Vanlı Mimarlık Vakfı Yayınları, 2005
İnsanoğlu yapıların yapımında gün geçtikçe uzmanlaşıp ilerlerken, yaratıcılığı da el hüneri ile artarak doğal bir ustalığı erişince, zekası da çalışmayla gelişti.
Şimdi, Sokrat'ın arzuladığı gibi duygularımız, düşüncelerimiz ve öğrenimle kazandığımız bilgiler açık seçik görülebilseydi, tanınmış olmanın ve aşırı övgünün bir etkisi kalmayacak, doğru ve sağlam bir öğrenimden geçerek bilginin doruğuna erişenler, kendileri hiç uğraşmaksızın görev alabileceklerdi.
Sayfa 49 - madde-3
60 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.