Seviyordum ama sevdiğimi bilmiyordum. İşte şimdi fark ettim. Seninle karşılaşmamız bir dostluktan fazlası içindi. Tanışmamız kaçınılmazdı çünkü araya muhabbet ezelden girmişti.
"İçimde çok büyük bir ağlamak var. Bir ağacın altında oturarak hem kendime hem bütün insanlara hem börtü böceğe kurda kuşa. Bin yıllık gözyaşıyla ağlamak istiyorum."
Yüklendiğim taşın tam da zirvede gerisin geri kayması an meselesi. İki ilme arasında kaldırdım bitmeyen örgümden başımı. Baktım. Yaramı okşayacak kıvama kavuşmamışım henüz. Tebessüm yok, o kadar yol almamışım.