Terbiye ve tahsil sistemimizin biraz evvel zikredilen gayelerin çerçevesi içinde şekillendirilmesi, şüphesiz her şeyden evvel birinci derecede bir bilgi, bir ilim ve ihtisas işidir. Binaenaleyh ilim zihniyetiyle mücehhez birinci sınıf ihtisas adamlarına ihtiyaç vardır. Bu takdirde acaba fasid bir daire içine girmiş olmuyor muyuz? Hayır, çünkü her geri kalmış memleket gibi biz de zaten bu nevi bir daire içindeyiz ve asıl dâva da bundan bir an evvel kurtulmamızdır. Bu da her şeyden evvel memleketin mânevî istiklâlini temin edecek bu tip mütehassis insanların yetiştirilmesiyle mümkündür. Çünkü bunların yerini ne ecnebi mütehassıslarla, ne şûralarla, ne de en yüksek idarî veya siyasî mevkilerin bahşettiği otoriteyle tutmanın imkânı yoktur.
Bu vaziyette memleket bünyesinde ve bilhassa maarif sahasında cezri değişikliklerin lüzumuna inanan bir zihniyetin umumî efkârca benimsenmesi icap ediyor. Çünkü bu nevi bir zihniyeti memleket efkârına maletmeden maarif sahasında cezri bir inkılâpa girişmeye her hangi bir vekilin ne salahiyetinin ne de iktidarının kâfi gelemeyeceği muhakkaktır.
Sayfa 59 - Altınordu Yayınları