Sanırım doğu kültüründe okuduğum ilk kitaptı ve açıkçası "bana" saçma gelen çok fazla batıl inanç vardı. Çok odaklanamadım okurken bu yüzden hikayenin geçtiği zamanı pek anlayamadım. Yani Saddam diyor, kadınların araba kullanması için ayaklandıkları tarihten, savaşlardan bahsediyor sonra 1412 diyor. Nerede hayal nerede gerçek anlamak çok zor oldu benim için. Nihayetinde bitti.
Aslında hikaye bir savaş dönemini anlatmak istemiş ve bunu bir intikam aşkı üzerinden benzetmelerle işlemek istemiş ama bence oturmamış. Sanki acemice ya da havada kalmış gibi. Bunun yanında yazar Arap kültürünü de eleştirmeyi araya sıkıştırmış. İtiş tepiş bir hikaye gibiydi. Her şeyden azar azar serpiştirilmiş. Yazarı daha önce hiç okumadım açıkçası araştırmadım da ama amacını daha uygun bir hikaye ile gerçekleştirebilirmiş bence ya da dediğim gibi, sanırım kültür farklı olunca ben garipsedim. Her neyse... Okuyup da beğenen varsa aşağıya eleştirimi gömüp sebebini açıklarsa çok sevinirim. Nereyi atlamışım, görmek isterim.