National Geographic Türkiye - Sayı 206 (Haziran 2018)

National Geographic Türkiye

National Geographic Türkiye - Sayı 206 (Haziran 2018) Quotes

You can find National Geographic Türkiye - Sayı 206 (Haziran 2018) quotes, National Geographic Türkiye - Sayı 206 (Haziran 2018) book quotes, the most impressive sentences and paragraphs on 1000Kitap.
...kutup ayıları üzerine çalışan uzman Steven Amstrup, petrol şirketlerinin, örneğin ayıların kışlık inlerinden çıkıp denize açıldıkları nisan ayına kadar arama faaliyetlerine kısıtlama getirerek, ayılar üzerindeki etkilerin sınırlandırabileceğini söylüyor. Ancak bu tür önlemler, Amstrup'a göre büyük resmi göz ardı ediyor. "Kutup ayılarını nasıl kurtaracağımızı zaten biliyoruz," diyor. "Yakıt olarak petrol kullanmayı bırakmamız gerek. Bunu yapmazsak getirdiğimiz bütün düzenlemeler anlamsız kalacak. Küresel ısınmayı durdurmadığımız sürece hiçbirinin anlamı yok."
Sayfa 150 - National Geographic TürkiyeKitabı okudu
Gezegenimiz can yakıcı sorunlarla karşı karşıya olsa da birkaç insanın eyleminin bile kayda değer bir fark yaratabileceğine inanmam gerekiyor.
Reklam
Michigan Eyalet Üniversitesi kimya mühendisi profesörü Ramani Narayan, "Teşvik ettiğimiz şey ne?" diye soruyor. "At gitsin, nasılsa eninde sonunda yok olacak' fikri mi?" Daha sağduyulu yaklaşımın, her şeyin ya tekrar kullanıldığı ya da geridönüştürüldüğü ve "biyoçözünür olsun ya da olmasın, herhangi bir şeyin çevreye 'sızmasının' kabul edilemez olduğu" döngüsel bir ekonomi modeli olduğunu söylüyor.
Sayfa 102 - National Geographic TürkiyeKitabı okudu
“Plastiğin biyolojik yapılanmanın hemen her aşamasında yer alan hayvanlar üzerinde etkileri olduğunu biliyoruz.” diyor Rochman. “Plastik kirliliğinin okyanuslar, göller ve nehirlere girişini azaltmak için harekete geçmemizi sağlayacak kadar bilgiye sahibiz.” Bazı plastik türlerine yasak getirilebilir. Kimya mühendisleri biyoçözünür polimer formülleri geliştirilebilir. Tüketiciler tek kullanımlık plastikten kaçınabilir. Gerek sanayi sektörü gerekse hükümetler, bu malzemeleri toplayıp geri dönüştürecek altyapıya yatırım yapabilir.
Sayfa 99 - National Geographic TürkiyeKitabı okudu
Açık konuşmak gerekirse plastiği hayatımızdan tamamen çıkarmamız ne olası, ne de mantıklı. Ama tıpkı dünyanın geri kalanı gibi Türkiye'nin de plastikle olan ilişkisinde bu denli yara almasına gerek yok.
Sayfa 107 - National Geographic TürkiyeKitabı okudu
Norveç, sahil çöplerinin önemli bir bölümünü oluşturan pet şişelerin geridönüşümünde ne kadar ileri gidilebileceğini gösterdi. Ülke artık bunların yüzde 97’sini geri kazanıyor. İşin püf noktası: 2,5 krona (1,25 TL) varan depozito bedelleri ve çoğu süpermarkette bulunan, şişeleri yutup karşılığında depozito ücreti sunan makineler. Ama geridönüşüm ancak bir noktaya kadar başarılı olabiliyor. Çoğu kişi çözümün önemli bir parçasının, kullan-at plastik tüketiminin azaltılması olduğunu söylüyor. 1990’ların ortalarında başlayan “sıfır atık” hareketi ivme kazanıyor. Tüm dünyada yüzlerce yerleşim tarafından benimsendi. Aralarında Fransa’nın sanayi kenti Roubaix de yer alıyor. Yurttaş seferberliği sonucu kentte elde edilen başarı gösterdi ki, “sıfır atık” yalnızca varlıklı liberallerin gösteriş için ağızdan düşürmediği bir söylemden ibaret değil. Aksine, bu fikrin ruhani sayılabilecek bir cazibesi var. İngiltere Kilisesi, cemaatinden bu yılki Büyük Perhiz’de (Lent) plastik ambalajları ve kullan-at ürünleri bırakmasını istedi. İngiltere’nin muhafazakâr başbakanı Theresa May, gıdaların ambalajsız satıldığı, plastik kullanılmayan reyonlar oluşturmaları için süpermarketlere çağrı yaptı. Ayrıca paket servis kapları gibi tek kullanımlık plastiklere de vergi getirmeyi düşünüyor. Tüm bu sayılanlar, hükümetin 25 yıl içinde ülkeyi plastik atıklardan kurtarmayı öngören kampanyasının bir parçası.
Sayfa 102Kitabı okudu
Reklam
Endüstri hala "biyoçözünür" ifadesinin ne anlama geldiğini tartışıyor. Ayrıca fosil yakıtlardan üretilen bazı plastikler biyolojik olarak çözünürken, bitki bazlı bazı "biyoplastikler" ise çözünmüyor. Biyoçözünür plastikler 1980'lerin sonlarında ortaya çıktı. Başlangıçtaki pazarlama vaatlerine göre, tıpkı orman tabanındaki yaprakların mantarlar ve mikroorganizmalar tarafından ayrıştırılması gibi, bu plastiklerin de kullanılıp atılmalarından sonra bir şekilde yok olmaları gerekiyordu. Ama işler pek de öyle gitmedi. Biyoçözünür maddeler, örneğin bir çöplükte veya okyanusun soğuk sularında son bulduklarında bu vaadi yerine getiremiyor. Ayrıca, biyoçözünür maddeleri geridönüştürülebilir olanların arasına attığınızda, bu geridönüştürülebilir plastiklerin de yeni plastik yapımında kullanılmasını engellemiş oluyorsunuz. BM Çevre Programı, ne okyanuslarda son bulan plastik miktarını azaltan, ne de deniz canlılarına yönelik olası kimyasal ve fiziksel zararı önleyen, gerçekçilikten yoksun bir çözüm olduğu gerekçesiyle biyoçözünür plastik fikrini 2015'te bir kenara bıraktı. Hatta "biyoçözünür" ibaresinin yere çöp atmayı teşvik ediyor olabileceği sonucuna vardi.
Sayfa 101 - National Geographic TürkiyeKitabı okudu
Kuşlar aleminin insanları
Papağanlar üç yaşındaki bir çocuğun zeka düzeyine sahip olabiliyor ve bazıları 80 yaşını görebiliyor.
Sayfa 118Kitabı okudu
Yabana atılan bedel
Plasti yiyor, içine sıkışıyor, hatta onun yüzünden ölüyorlar. Plastik, okyanusu hayvanlar için bir mayın tarlasına dönüştürüyor.
Plastik
Onu biz icat ettik. Onsuz yaşayamıyoruz. Ve artık içinde boğuluyoruz.
22 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.