Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Okuma Zekası (RIQ)

Selahattin Yaylamaz

En Eski Okuma Zekası (RIQ) Gönderileri

En Eski Okuma Zekası (RIQ) kitaplarını, en eski Okuma Zekası (RIQ) sözleri ve alıntılarını, en eski Okuma Zekası (RIQ) yazarlarını, en eski Okuma Zekası (RIQ) yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
KAÇIMIZ SÜREKLİ KİTAP OKUYOR?
Fransızların ve İngilizlerin %21'i, Amerikalılar ve Japonların %14'ü sürekli kitap okurken biz bu istatistikte Madagaskar'ı bile geride bırakarak, %0,01 oranında sürekli kitap okuyoruz. Yani ülkemizde 10.000 kişide sadece bir kişi sürekli kitap okuyor.
Kurnaz insanlar okumayı küçümserler. Basit insanlar ona hayran olurlar. Akıllı insanlarsa ondan yararlanırlar. Bacon
Reklam
"Ruslar çok okuyorlar. Metroda kırk kişilik bir vagonda okumayan sadece bir iki kişi vardır, onlar da Rus değildir. Ruslar her yerde ve her zaman okuyorlar. Bir keresinde yürüyen merdivenden yukarı doğru çıkan bir genci kitap okurken gördüm ve hayret ettim. Azerbaycan'ın başkenti Bakü'de de insanlar çok kitap okuyorlar. Müşteri bekleyen taksicinin bile kitap okuduğuna çok sik rastladım."
Bizim edebiyatımız da dünya çapındaki büyük ustaları ve yapıtları ile meşhurdur. Kültür tarihimiz alabildiğine ihtişamlı. Kaşgarlı Mahmut'tan Mevlana'ya, Ahmet Yesevi'den Yunus Emre'ye, Ziya Paşa'dan Faruk Nafiz Çamlıbel'e, Ahmet Mithat Efendi'den Fazıl Hüsnü Dağlarca'ya, Yahya Kemal'den Orhan Kemal'e kadar eserlerini değil sadece isimlerini buraya yazmaya kalkışsak bu kitaba sığdıramayız. Bu muazzam kültür adamlarımızı biz neden okumuyoruz?
2010 yılında Mersin Valiliğinin davetlisi olarak Mersin'e gitmiştim. Bir dizi konferans, seminer ve eğitim için gittiğim Mersin'de, dönemin İl Milli Eğitim Müdürü çok ilginç bir hatırasını benimle paylaşmıştı: Müdür Bey, bir proje kapsamında bir haftalığına İsviçre'ye gider. Orada bir ailenin evinde yedi gün süreyle konuk olacaktır. Uçaktan iner ve ailenin evine gider. Eve giren müdür öncelikle lavaboya gitmek ister. Evin hanımı Müdür Bey'e lavaboyu gösterir. Müdür Bey de lavaboya girer girmesine ama derhal geri çıkar. "Neden hemen çıktınız, bir sorun mu var?" dercesine bakan ev halkına karşı Müdür Bey, "Ben lavaboyu sordum, kütüphaneye girmişim. Lavabo nerede?" diye tekrar sorar. Evin hanımı da orasının kütüphane değil gerçekten lavabo olduğunu anlatır. Müdür Bey tekrar lavaboya girer ve lavaboya yapılan bu kütüphane onu çok etkiler. Bu adamlar kütüphaneyi neden lavaboya kurarlar ki? Lavabodan çıktıktan sonra Müdür Bey'i evdeki asıl kütüphaneye götürürler. Müdür Bey bir daha şaşkınlık yaşar. Lavabodaki vaktin iyi değerlendirilmesi için yapılan bu mini kütüphane aslında çok büyük anlamlar içeriyordu.
Reklam
Çocuk Vakfı Çocuk Edebiyatı Okulunun yaptığı "Türkiye'nin Okuma Alışkanlığı Karnesi, Eylül 2006" başlıklı araştırmadan çarpıcı sonuçlar: %88'i okuryazar olan Türkiye'de düzenli kitap okuma alışkanlığı oranı binde bir. İhtiyaç maddeleri sıralamasında kitap 235'inci sırada. Gençlerin %70'i hiç okumuyor. Öğretmenlerin %63'ü bazen kitap okuyor. Yetişkin nüfusun %95'i yalnızca televizyon seyrediyor, %5'i televizyon izlemenin yanı sıra kitap okuyor. Türkiye'de kişi başı kitaba yılda harcanan para sadece 45 kuruş.
"Kitap okumayı alışkanlık olarak vermeyen bir eğitim sistemi, soğuk demiri dövüyor gibidir." Horace Mann
Okullarımızda hiçbir şey öğretilmesin, hiçbir şey. Okuma alışkanlığı verilsin yeter. Cevdet Kudret
569 öğeden 371 ile 380 arasındakiler gösteriliyor.