Bayview lisesinde, ölümünden sonra Simon’un taklitçileri türese de son bir yıldır dedikodu sayfaları ortada yoktu. Okul öğrencileri takip etmekte ve tekrar aynı şeyleri yaşamak istememektedir. Bir sabah herkese gizli numaradan bir mesaj gelir ve öğrencileri oyuna davet eder. Artık kimsenin sırrı güvende değildir.
Bronwyn ve Nate başta olmak üzere ilk kitaptaki karakterleri özlemişim. Onları tekrar okumak, ilişkileriyle ilgili bilgiler almak çok güzeldi. Beklentimi karşılamaz belki diye korkudan diziye başlayamadım ve Birimiz Ölmek Üzere bu özleme çok iyi geldi.
Kitap üç kişinin ağzından yazılmıştı: Knox, Meave ve Phoebe. Hatırlayanlar olacaktır, Meave Bornwyn’in kardeşiydi ve katilin bulunmasında yardım etmişti. Üçünü de sevdim ama Meave asi duruşu, olayları ele alış şekli ve zekasıyla diğerlerinden daha ön plana çıkmıştı. Ayrıca Phoebe okurken Addy’i çağrıştırdı bana. Addy gibi güzel bir karakter gelişimi gösterdi.
Kitap, Birimiz Yalan Söylüyor’dan daha farklı bir kurguya sahipti. İlk kitapta karakterlerin kendisi dahil birçok şüpheli vardı her yeni bulunan ipucu ile katille ilgili teoriler üretiyorduk. Bu kitapta da gizem unsuru vardı ama diğerine göre biraz daha durgundu.
Kitabı tabiki de severek okudum. Şüpheliler biraz geri plandaydı ama Meave sağolsun olayı eşelemeyi asla bırakmadı. Kitabın en ön plana çıkan yani ise sonuydu. Spoiler vermek istemiyorum ama yazar öyle bir yerde bırakmıştı ki dünden beri ne olacak şimdi diye düşünüyorum.
Gençlik gizem kitaplarını seviyorsanız veya denemek isterseniz yazarın üç kitabını da öneririm.