Hunlar İli bölgesini uzun süre denetimleri altında tuttuklarından, Altay dillerini konuşan göçebelerin eski nüfusla karıştığını, sonradan da Hint-Avrupa dillerinin yerini Altay dillerinin aldığını varsayabiliriz. Altay Dağları'na komşu olan bu zengin vadi, altıncı yüzyılda Avarlar ve Türkler ortaya çıkıncaya değin, çeşitli aşiretlerin göçebe güçlerinin merkezi olmuştur.