Orta Doğu'da Türk Askeri Varlığının İlk Zuhuru

Zekeriya Kitapçı

Orta Doğu'da Türk Askeri Varlığının İlk Zuhuru Gönderileri

Orta Doğu'da Türk Askeri Varlığının İlk Zuhuru kitaplarını, Orta Doğu'da Türk Askeri Varlığının İlk Zuhuru sözleri ve alıntılarını, Orta Doğu'da Türk Askeri Varlığının İlk Zuhuru yazarlarını, Orta Doğu'da Türk Askeri Varlığının İlk Zuhuru yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Artık Türkler her şeye sahip ve malik oldular, diğeri bütün insanlar onların sözünü dinlemek ve kendilerine baş vermekten başka yapacak bir şeyleri kalmadı.
Bir kere Türk'ün kılıcı kınından sıyrılmaya görsün. Sen de bilirsin ki ondan kaçıp da kurtulan yoktur.
Reklam
86 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
Zekeriya Kitapçı/ Ortadoğu'da Türk Askeri Varlığının İlk Zuhuru. Zekeriya Kitapçı (1937- 2021) Isparta- Yalvaç'ta doğdu. İlk, orta ve yüksek öğrenimini Türkiye'de tamamladı. Doktorasını Pakistan'da tamamladı. Medine İslâm Üniversitesi'nde iki dönem Arapça eğitimi aldı. Türkiye'ye dönünce bir süre D.P.T' nda
Orta Doğu'da Türk Askeri Varlığının İlk Zuhuru
Orta Doğu'da Türk Askeri Varlığının İlk ZuhuruZekeriya Kitapçı · Türk Dünyası Araştırmaları Vakfı · 19873 okunma
Mamafih, Abbasî halifelerinin Türklere karşı bu aşırı sevgi, hatta bir tutku haline gelen davranışları daha önce de ifade edildiği gibi, hem Arap hemde İran entelektüelinin tepkisine yol açmış, onların şiddetli bir şekilde protestolarına sebep olmuştur. bu durumdan acı acı yakınan bir şair şöyle demiştir: "Ey Amca Oğulları! Siz ve bizler (İranlılar ve Araplar) tıpkı birbirine kenetlenmiş iki elin parmakları (gibi) idik. Ey Amca Oğulları! Siz (buna rağmen) Türkleri işimizin başına getirdiniz. Oysa biz bu devletin çok daha önceden hem dayanağı hemde direği idik. Bu barbar Türkler (şimdi) nasıl olur da bizim servet ve ganimetlerimize ortak olurlar. (Halbuki herkes bilir ki o bizim hakkımızdır. Allah'a yemin ederim ki,(bundan böyle bir damla) tatlı su içmiyeceğim. İçsem bile ancak yaşayabilecek kadar içeceğim, (açlık grevi yapacağım, ya o Türkler gider ya da bu) devletin direği yıkılana kadar."
Sayfa 78 - Türk Araştırmaları VakfıKitabı okudu
Hilâfet ordusunda ki Türklerin sayıları daha sonra gelen halifeler zamanında artmaya devam etmiştir. Meselâ El-Mütevekkil zamanında belkide Türkler asker olarak ulaşabilecekleri en yüksek zirveye ulaşmışlardır. Bu altın devrinde eğer Et-Taberi'nin biraz da mübalağalı değilse hilâfet ordusundaki Türkler'in sayısı 200.000 ulaşmıştır. Bu Türklerden bir çokları askerî rutbeleri süratle geçerek, büyük ve dirayetli birer komutan olmuşlardır. Afşin, Vasif, Boğa, Eşnas, Aytah gibi daha bir çokları zirvedeki bu Türk komutanları arasındadır. Saray ve çevresinde ki nüfuz ve kudretlerine gelince bunu El-Mesüdi'nin yukarda bir kaç vesile ile kaydettiğimiz beyti ne güzel ifade etmektedir: "Artık Türkler her şeye hâkim oldular. Başkalarına onların emirlerine boyun eğmek ve kendilerine itaat etmekten başka ne kaldı."
Sayfa 77 - Türk Araştırmaları VakfıKitabı okudu
Reklam
81 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.