Osmanlı’dan Cumhuriyete Güç Odaklarının Mücadelesi
İlker BaşbuğOsmanlı’dan Cumhuriyete Güç Odaklarının Mücadelesi Sözleri ve Alıntıları
Osmanlı’dan Cumhuriyete Güç Odaklarının Mücadelesi sözleri ve alıntılarını, Osmanlı’dan Cumhuriyete Güç Odaklarının Mücadelesi kitap alıntılarını, Osmanlı’dan Cumhuriyete Güç Odaklarının Mücadelesi en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Orhan Gazi 1333 yılında 36 gemiyle İzmit'in üzerine yürüdü. Bu tarihte Kantakuzinos Orhan'ın donanmasından söz ediyordu. İzmit ve öteki şehirlere saldırılar durdurulursa, Bizans yılda 2000 altın haraç ödemeyi kabul edecekti.
Böylece, bir bakıma Bizans, Osmanlılara haraç ödemeyi kabul eden bir devlet durumuna düşmüştü. Bu, Bizans'la Osmanlılar arasındaki ilk antlaşmadır.
Sayfa 47 - KIRMIZIKEDİKitabı okudu
Tanzimat'a karşı ilk siyasal tepki, Osmanlı Devleti'ni Batı devletlerinin baskısı altına soktuğunu ve reformların Müslüman halka yarar sağlamadığını ileri süren şeriatçılardan geldi.
Attila'nın liderlikle ilgili görüşlerinden
Ulusunuzun gücü, liderlik bir kişiye bağlı kaldığı sürece, bir dünya gücüne dönüşemez.
Çandarlı Halil Paşa 1446'da gizlice bir Yeniçeri isyanı tertip etti. Edirne'nin altını üstüne getirtti. Bu kargaşayı bahane ederek II. Murad'ı gizlice Edirne'ye çağırttı.
Babasının geldiğinden haberi olmayan 14 yaşındaki II. Mehmed bu oldubitti/ bu darbe karşısında tahttan çekilerek veliahtlığı kabul ettiğini bildirdi. Şehabeddin ve Zağanos paşalarla birlikte Manisa'ya yollandı.
Sayfa 65 - KIRMIZIKEDİKitabı okudu
Attila'nın Liderliğe İlişkin Bazı Görüşleri
-Göçebe kavimler olarak Romalılara boyun eğdirip dünyayı fethedemeyiz. Kentler kurmalıyız. Bu kentlerden iyi eğitim görmüş, disiplinli ordular yetiştireceğiz. Bu askerler, daha iyi barut, yeni silah ve yeni gereçlerle donatılacaktır.
Hükümdar bile olsanız, herkesin sizinle aynı fikirde olmasını beklemeyin. Başkalarıyla aynı fikirde olmamak sadık
Sayfa 29 - KırmızıkediKitabı okudu
Fatih son derece otoriter bir sultan olarak kendi kişiliğinde klasik Osmanlı padişahını yaratmıştır. Kendi şahsında Türk, İslam ve Bizans geleneklerini bağdaştırarak, bütün devlet yetkilerini elinde toplayarak, mutlak şekilde merkezden idare eden bir padişah örneğini yaratarak, iktidarına karşı koyan ve koyabilecek tüm unsurları ortadan kaldırarak ve değiştirerek bu sonuca ulaşmıştır.
Sayfa 81 - KIRMIZIKEDİKitabı okudu
1918 ve 1919 yıllarında ülkedeki ister dinci, ister batıcı, ister ulusçu olsun bütün parti ve cemiyetlerin ortak bir görüşü vardı: Saltanat ve hilafetin kurtuluşu.
Askerler de sadece strateji, taktik ve lojistik konular içinde kalmamalıdır. ABD Başkanı John F. Kennedy'nin şu sözleri bu açıdan önemlidir:
"Siz, profesyonel askerler strateji, taktik ve lojistik konularını mutlaka bilmelisiniz. Bunun yanında ekonomi, siyaset, diplomasi tarihi de bilmelisiniz. Askeri güç ile ilgili her şeyi bilmelisiniz, bunun yanında askeri gücün limitlerini de bilmelisiniz. Günümüzdeki sorunların, yalnız tek başına askeri güçle tam olarak ortadan kaldırılamayacağını da anlamalısınız.”
Sayfa 21 - KırmızıkediKitabı okudu
- Abdülhamid döneminin ahlakçılığı, 1901 yılında bir nizamnameyle, kadınların Avrupalı dükkanlara uğramalarını önlemiş, arabada bile peçe takmaya zorlanmış, giyecekleri çarşafların uzunluğu ve kalınlığını bile düzenlemiş ve sokağa yanında biri olmadan çıkmayı göze alan kadınların tutuklanacağını belirtmişti. Ancak, ahlakçı baskıya rağmen, yasakların ihlali de devam etti.
Klasik hilafet görüşü,1258'de Bağdat'ınn Moğollarca işgall ve Abbasilerin yok edilmesi üzerine her İslam sultanı tarafından taşınan genel bir ünvandan başka bir şey değildi ve eski anlamını kaybetmişti.
Fiilen hâkimiyeti elinde bulunduran, şeriatı uygulama vazifesini üzerine alan her Müslüman hükümdarı, halife unvanını taşıyabilirdi.
Sayfa 94 - KIRMIZIKEDİKitabı okudu