Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Osmanlı'nın Yazılmamış Tarihi

Yavuz Bahadıroğlu

Osmanlı'nın Yazılmamış Tarihi Gönderileri

Osmanlı'nın Yazılmamış Tarihi kitaplarını, Osmanlı'nın Yazılmamış Tarihi sözleri ve alıntılarını, Osmanlı'nın Yazılmamış Tarihi yazarlarını, Osmanlı'nın Yazılmamış Tarihi yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Değerini kendin belirle
“Oysa insan , değerlerini küçümsediği ölçüde değersizleşir ! “
Sayfa 8 - Granada yayınlarıKitabı okuyor
Eğer cariye eğitim sürecinde zekâsını ispatlamış, bunun yanı sıra, bir padişaha eş olabilecek fazilete, bilgiye, görgüye, beceriye sahip bulunduğu yolunda bir izlenim doğmuşsa, özel eğitim birimine nakledilir. Daha disiplinli ve derin bilgilerle donatılır. Bunları da başarır, Osmanlı inanç, ibadet, ahlâk, gelenek ve göreneklerine hiçbir tereddüt uyandırmayacak şekilde adapte olabilirse, padişah eşine ve annesine lâyık yeni bir isimle mükâfatlandırılır ve ondan sonra padişaha sunulur. Bu ismi padişahlar değil Valide Sultanlar verir. Çünkü Harem’in hâkimi Valide Sultandır ve padişah ondan müsaade almadan hareme uğrayamaz. Haremdeki cariyeler hiçbir şekilde eski isimleriyle çağrılmazlar. Çoğunun eski ismi bilinmez bile.
Sayfa 147 - Granada YayınlarıKitabı okudu
Reklam
Osmanlı sarayında ne erkek hanedan mensupları ne de kadınlar taç takar... Taç, Avrupa saraylarının iktidar alâmetidir. Osmanlı padişahlarının iktidar alâmeti ise kılıçtır. Tahta çıkan şehzade genellikle Eyüp Sultan Camii’nde merasimle kılıç kuşanır ve “Padişah” olur. Topkapı Sarayı Müzesi’nde sergilenen Osmanlı mirası arasında taca rastlanmaması işte bu yüzdendir.
Sayfa 146 - Granada YayınlarıKitabı okudu
“Muhteşem Yüzyıl”ı, yani Kanuni Sultan Süleyman ve dönemini anlatmak iddiasında olan dizinin hemen başında iki temel unsur öne çıkıyor: 1. Şiddet (baş kesme sahnesi)... 2. Cinsellik... Bunlar dizinin hangi eksen üstünde gelişeceğini gösteriyor. Belli ki dizi şiddet ve cinsellik ekseninde gelişecek. Çünkü bunlar en çok merak uyandıran ve seyirci toplayan unsurlardır. Peki, ama Kanuni dönemi böyle bir dönem midir? Bunu umursadıklarını sanmıyorum: Maksat ilginçlik olsun, küp dolsun! İlginçlik uğruna tarih tahrif edilecek, Osmanlı padişahlarının en büyüklerinden biri torunlarının nazarında kirlenecek...
Sayfa 145 - Granada YayınlarıKitabı okudu
harem
Sadece o dizide değil, genel olarak yazılanlarda ve yapılanlarda harem, bir “kadın çiftliği” gibi takdim ediliyor. Oysa harem padişahın hem eşlerinin, hem kızlarının, hem oğullarının yaşadığı bölümdür. Yutturulmak istendiği gibi, bir eğlence yuvası değil, sözün tam anlamıyla “aile yuvası”dır. Haremde hiçbir kadın yaka-bağır açık geçmez. Dekolte bilinmez.
Sayfa 142 - Granada YayınlarıKitabı okudu
Harem yıllardır tartışılır... “Koltuk Oryantilisti” dediğimiz Avrupalı tembellerin oturdukları yerden yazıp çizdikleri “eser”ler (roman ve resimler) bizim “yerli yabancı”lara “kaynak” teşkil ediyor... Tabiatıyla da ortaya bir “Roma haremi” çıkıyor. Allah’ınızı severseniz, söyler misiniz, şu dizideki Kanuni’nin adı “Constantin”, Hürrem Sultan’ınki “Aleksandra”, diğer kadınların ve erkeklerin “Mari, Despina, Dimitri, Yako” olarak değiştirilse, ekrandaki saraya da “Topkapı Sarayı” yerine “Roma Sarayı” dense, yadırgar mısınız? Görüntüde bir namaz sahnesi dışında (o da acemice) bize dair hiçbir şey yok! Kadınlarda yaka-bağır açık, erkeklerde dindarâne bir teveccüh hak getire... Herkes raks etmenin, gönül eğlendirmenin peşinde... Hayır, bu “Topkapı Sarayı” değil.
Sayfa 141 - Granada YayınlarıKitabı okudu
Reklam
Kanuni, oğlu Mustafa’yı neden öldürttü? 2
Eğer “Veliaht” gözüyle bakılan Şehzade Mustafa Bey, bundan fazlasıyla etkilenip, “Babam kocadı, dedem Selim Han’ın yaptığı gibi yapıp yerine geçme vakti geldi” türünden, Safevi Şahı Tahmasb’a mektuplar yazmasaydı ve bunlar bir şekilde Kanuni’nin eline geçmeseydi, Hürrem Sultan’ın oğlunu tahta geçirme çabası sonuçsuz kalabilirdi. Şehzade Mustafa bunları yapmakla da kalmadı, valilik yaptığı Amasya’da kendi adına “tuğra” da çektirdi... Osmanlı’da yalnızca padişahların tuğrası olur. Tuğra, sadece bir “imza” değil, aynı zamanda gücün, yani saltanatın da sembolüdür. Bu yüzden hiçbir şehzade ya da sadrazam, kendine tuğra çektiremez... Bunu göze almak, padişaha rakip olmak anlamına gelir ve ölümü göze almakla eşdeğer sayılır. Şehzade Mustafa, kim bilir hangi dürtü ile (belki de çevresinin teşviki olmuştur) böyle bir işe girişmiş, Padişah babasına rakip olarak ortaya çıkmıştır. Bu durumda Kanuni açısından iki yol kalmaktadır: Ya iki başlı, iki parçaya bölünmüş, dolayısıyla zayıf düşmüş bir devlete razı olacak (ki o takdirde de kardeşler birbirlerine saldıracağı için yine iç savaş kaçınılmazdır), ya da saltanat iddia edeni (oğlu bile olsa) “izale” edecektir (öldürecektir). Bölünme-parçalanma ihtimalini hiçbir padişah göze alamayacağından dolayı, geriye kala kala ikinci şık kalıyor... Kanuni de çaresizlik içinde ikinci şıkkı seçti ve ağlaya ağlaya oğlunun idam hükmünü imzaladı.
Sayfa 131 - Granada YayınlarıKitabı okudu
Kanuni, oğlu Mustafa’yı neden öldürttü? 1
Şehzade Mustafa’nın katlinde gerçi Hürrem Sultan’la Sadrazam Damat Rüstem Paşa’nın parmağı var, ama Şehzade’nin bazı yanlış davranışlarının da bunda büyük payı olduğu kesin. Şehzade öyle şeyler yapmış ki, babası (Kanuni), tahtı üvey kardeşlerinden (Bayezid, Cihangir ve Selim) kapmak için, Şehzade Mustafa’nın bir isyan hazırlığında olduğuna,
Sayfa 129 - Granada YayınlarıKitabı okudu
Tarihçi, tarihin (ve tarihi şahsiyetlerin) ne avukatı, ne yargıcı, ne de cellâdıdır.
Sayfa 129Kitabı okudu
60 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.