Paganizmin Kökenleri 1.Cilt
George Stanley FaberPaganizmin Kökenleri 1.Cilt Gönderileri
Paganizmin Kökenleri 1.Cilt kitaplarını, Paganizmin Kökenleri 1.Cilt sözleri ve alıntılarını, Paganizmin Kökenleri 1.Cilt yazarlarını, Paganizmin Kökenleri 1.Cilt yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Bizim ruhumuz, der, bu mevcut insan formunda var olmadan önce başka bir yerdeydi: ölümsüz olmak için oradan vücuda gelir ve aynı şekilde ölümden sonra varlığını sürdürecektir. Doğanın sürekli döngüsünde, yaşam ölümden üretilir; ölümün yaşamdan üretildiği gibi.
Sayfa 98Kitabı yarım bıraktı
Ayrıca o, ahlaki olduğu kadar, belli fiziksel değişiklikleri de detaylandırır. Dünyanın farklı bölümleri, bozulmaya ve değişime eğilimlidir; bazen deniz tarafından meydana gelen bir sel ile, bazen de savuran rüzgarlar ve yeraltı sularının sessiz operasyonuyla: bu arada, dünya maddesinin kendisi bozulmaya elverişsizdir.
Sayfa 97Kitabı yarım bıraktı
Valhall kahramanları, tanrıları desteklemek için boş yere uğraşacaklardır, zira onlar düşmanlarını yenecek olsalar da, yine de onlarla birlikte düşeceklerdir. Başka bir deyişle, o büyük günde ister iyi ister kötü olsun, bütün alt ilahlar, her şeyin kendisinden ileri geldiği büyük ilahiliğin göğsünde yine bir çatışma içinde olacaklardır. Bundan sonra, dünya ateşlerin bir kurbanı olur; ancak onlar, yok etmekten çok onu arındırmak içindir; çünkü sonrasında onun görünüşünü daha güzel, daha hoş ve daha bereketli yapacaktır.
Sayfa 94Kitabı yarım bıraktı
Ölen doğanın sesi, artık insan tarafından duyulamayacaktır. Onun zayıflatılmış duyuları, sanki tamamen tükenmiş gibi, kalbi, zalim ve insanlık dışı tutkulara kurban edecektir.
Sayfa 94Kitabı yarım bıraktı
Kuzeyin filozofları, doğayı, sürekli bir emek ve mücadele durumunda olarak düşündüler.
Sayfa 94Kitabı yarım bıraktı
Fakat mülk arzusu ve aşkıyla dolduktan sonra, bu tatlı kabuk, onların suçunun bir cezası olarak kaybolur; ve bedenleri şeffaflığını ve ışıklı görkemini kaybederek karanlık ve opak (ışık geçirmez) olurlar.
Sayfa 90Kitabı yarım bıraktı
Burma yazıları, bir dünyanın yıkımı için üç dolaylı sebep ileri sürer: şatafat, öfke ve cehalet. Bunların yüzünden, kaderin gücüyle, fiziksel ya da yaklaşık sebepler doğar: yani, ateş, su ve rüzgar.
Sayfa 88Kitabı yarım bıraktı
Burma yazıları, bir dünyanın yıkımı için üç dolaylı sebep ileri sürer: şatafat, öfke ve cehalet. Bunların yüzünden, kaderin gücüyle, fiziksel ya da yaklaşık sebepler doğar: yani, ateş, su ve rüzgar. Şatafat yaygınlaştığında, dünya ateşle tüketilir; öfke yayıldığında, suda parçalarına ayrılır; cehalet yayıldığında ise rüzgarla dağıtılır. Burma'lar, bir dünyanın yok edildiğini ve yeni bir dünyanın hemen yeniden meydana getirildiğini düşünmezler: ancak, yıkım, bir Assenchickat'ın yerini kapladığında, yeniden üretim diğerini kaplar, ve bir üçüncüsü, eski dünya ile yenisi arasına girer. Her dünyanın varlığı süresince yer alan, insan hayatındaki altmış dört değişimin her birinin sonunda, neredeyse toptan bir yıkım, insan ırkının başına gelir. Daha büyük bir kısım yok olduktan sonra ağır bir yağmur düşer, ve gömülmemiş bedenleri ve kirliliği nehirlere süpürür. Sonra onu, dünyayı temizleyen bir çiçek ve sandal ağacı yağmuru izler; ve her çeşit giysi yukarıdan düşer. Yıkımdan kurtulmuş olan çok az insan, mağaralardan ve saklanma yerlerinden sürünerek çıkarlar; ve günahlarını tekrar ederek, o andan itibaren daha uzun hayatların keyfine varırlar.
Sayfa 89Kitabı yarım bıraktı
Bize verilen bilgiye göre, Kainat, Burma'lar tarafından, ardışık yıkımı ve üretimi simgeleyen Logha diye adlandırılır: çünkü Kainat'in ateş, su ya da rüzgarla yok edilmesinden sonra kendi kadim formuna tekrar yenilendiği düşünülür. Onlar, insan çağının hep şu andaki ile aynı olmadığını söylerler, ve aynı olmaya devam etmeyeceğini; fakat o, insan davranışlarının genel takdir ve tekdirine göre uzaltılır veya kısaltılır. İlk halklardan sonra, onların çocukları ve torunları, daha az erdemli oldukları oranda, dereceli ve ardışık olarak daha kısa hayatlara sahip oldular: ve insan hayatının süresindeki bu dereceli düşüş, onların en büyük kötülükleri halinde, sadece on yıl yaşamak için gelmelerine kadar devam etti. Bunların çocukları, ebeveynlerinin kısa hayatının sebeplerini düşünerek ve kendilerini erdemli olmaya daha fazla adayarak yaşamlarını dereceli olarak uzattırdılar.
Sayfa 88Kitabı yarım bıraktı