Paulo Coelho'dan 200 sayfalık ama hiç çerezlik diyeceğimiz bir hikaye olmayan, özellikle din ile ilgili okumayı sevenlerin uzun uzun üzerine düşüneceği bir kitap...
Kitap 1 haftalık bir süreyi anlatıyor, bölümler de günlerden oluşuyor. Bu açıdan okuması kolaydı. Konusu da Genel itibariyle bir aşk hikayesi. Aslında çok da klasik bir olay örgüsü. Çocukluk arkadaşları yıllar sonra görüşür ve aşık olur vs vs ama karakterler o kadar güzel işlenmiş ki hiç sıkıcı değildi.
Esas oğlan kafayı dinle bozmuş biri. Aşkı ve dini arasında kalıyor ama kitaptaki din boyutu bence çok ilginçti. Tanrının kadın yüzüne inananların tarikatı. İsa'dan çok Meryem Ana'ya tapınan bir topluluk. Vallahi feminist duygularımı arşa çıkardı. Harika bir din, tanrıya inansam bu dinden olurdum.
Bir de böyle fantastik olaylar da oluyor arada, kitap bu açıdan da eğlenceliydi bana göre. Aşırı duygusal hikayelerden hoşlanmam bu kitap da tam sınırdaydı sanki. kadının içsel yolculuğu çok tatlıydı. aklıyla, yaşamı boyunca öğrendikleriyle esas oğlanla beraberken hissettiklerinin çatışması herhangi bir insanı tatmin eder gibi geliyor.
Kısa ama etkili bir kitap okumak isteyenlere tavsiye edilir.