Psikanaliz ve Hikaye Anlatıcılığı
Peter BrooksPsikanaliz ve Hikaye Anlatıcılığı Gönderileri
Psikanaliz ve Hikaye Anlatıcılığı kitaplarını, Psikanaliz ve Hikaye Anlatıcılığı sözleri ve alıntılarını, Psikanaliz ve Hikaye Anlatıcılığı yazarlarını, Psikanaliz ve Hikaye Anlatıcılığı yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Anlatının hakikati, duruma bağlıdır; hakikatin işleyişi ise karşılıklıdır. Bilgelik, inançtan doğar; nasıl yapılandıracağınız size kalmıştır.
Sayfa 115 - Boğaziçi Üniversitesi YayıneviKitabı okudu
Walter Benjamin'in "Can Sıkıntısı" Tanımı
Benjamin'in yarı-gerçeküstücü şu cümlede de belirttiği üzere "Deneyim yumurtası üstünde kuluçkaya yatan bir hayal kuşudur can sıkıntısı."
Sayfa 94 - Boğaziçi Üniversitesi YayıneviKitabı okudu
Hikaye anlatıcılığı, bir açıklama ve psikolojik analiz olmaksızın, anlatıya bir, "gösterişsiz yoğunluk" verip onu doğrudan hafızaya yönlendirerek ve dinleyicinin deneyimiyle bütünleştirerek işlemektedir. Dinleyicinin anlatılan hikayeyi en iyi biçimde benimsemesi, onu tekrar edebilmesi için tamamen sahiplenmesi bir rahatlama, hatta can sıkıntısı durumunda gerçekleşir.
Sayfa 94 - Boğaziçi Üniversitesi YayıneviKitabı okudu
Hikaye anlatıcılığının karşısında duran, onu tamamen yerinden etmeye hazırlanan şey ise kuşkusuz matbaanın icadına ve kitap fikrine sıkı sıkıya bağlı durumdaki romandır.
.....................
Benjamin'e göre, hikaye anlatıcılığının ayakta kalmasına romandan daha büyük bir tehdit oluşturan şey ise, iletişimin tipik modern biçimi olan, her şey için bir açıklama getirerek anlatı deneyimini zayıflatan gazetenin etkinlik alanında şekillenen "enformasyon"dur.
Sayfa 93 - Boğaziçi Üniversitesi YayıneviKitabı okudu
Walter Benjamin, "hikaye anlatma sanatının sona yaklaştığını" başka bir deyişle "deneyim alışverişinde bulunma becerimizi" kaybetmekte olduğumuzu söyler; yani, deneyimin iletilebilirliğinin kendisi tehdit altındadır. Buradan çıkan sonuç ise şudur: "İşte hikaye anlatma sanatı tam da bilgelik (die Weisheit), yani hakikatin destansı boyutu öldüğü için ortadan kalkıyor." Benjamin, geleneksel hikaye anlatıcılığını, seyahatlerinden anlatılacak bir şeylerle dönen gezginle olduğu kadar, doğduğu yerde kök salmış yerel geleneklerin koruyucusuyla da özdeşleştirmektedir.
Sayfa 92 - Boğaziçi Üniversitesi YayıneviKitabı okudu
Psikanaliz şüphesiz, sadece anlatıya dayanan, dilbilimsel bir disiplin değildir; aynı zamanda sözlü bir etkinliktir, yani canlı bir hikaye anlatma bağlamında gerçekleşen anlatısal bir yapılandırma pratiğidir.
Sayfa 87 - Boğaziçi Üniversitesi YayıneviKitabı okudu
Aktarım ve yapılandırma, biçimci bir "anlatıbilim"in ötesinde, anlatı için gönderimsel bir işlevi yeniden ele geçirmemize izin veren dinamik bir anlatısal kavrayış modeli oluşturur.
Sayfa 86 - Boğaziçi Üniversitesi YayıneviKitabı okudu
Tekrar, geçmişi zihinsel olarak çağırmanın bastırma ya da dirençle engellenmesi durumunda devreye sokulan bir hatırlama yoludur.
Sayfa 66 - Boğaziçi Üniversitesi YayıneviKitabı okudu
Psikanaliz biz edebiyat eleştirmenleri için önemlidir; çünkü biçime gösterilen ilginin, eğer doğru algılanırsa, kısır bir biçimcilik değil, varoluş içindeki yerimizin simgesel ve kurgusal haritasını çizmeye yönelik bir girişim olduğunu bize sürekli hatırlatan bir alandır.
Sayfa 57 - Boğaziçi Üniversitesi YayıneviKitabı okudu
"Psikanaliz her şeyden önce bir yorum sanatıydı."
Sigmund Freud / Haz İlkesinin Ötesinde Kitabı'ndan
Sayfa 21 - Boğaziçi Üniversitesi YayıneviKitabı okudu
Brooks'un anlatıya ilişkin tasarısının çıtası çok yüksektir; çünkü düşüncenin olay örgüsü olmaksızın sürdürülebileceğini tahayyül edemez ve anlatıyı yaşamlarımızın canlı ve zorunlu bir öğesi olarak görür. Buna göre anlatı, uyum ve anlayış konularındaki psikolojik ihtiyaçlarımızı tanımamızı ve onlarla bağdaşmamızı sağlayan ruhsal bir süreçtir.
Sayfa 13 - Boğaziçi Üniversitesi YayıneviKitabı okudu
Anlatısal hakikat, anlatı söyleminin akla yatkınlığından ve iyi bir biçimde şekillendirilmesinden kaynaklanan bir inandırıcılık meselesidir.
Sayfa 23 - BoğaziçiKitabı okudu
Görme ve bilme çabası, hâkim olma çabasıdır.
Sayfa 20 - BoğaziçiKitabı okudu