Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Ruh Sağlığı ve Dini İnanç

Hüseyin Peker

Sözler ve Alıntılar

Tümünü Gör
Eğlencenin dorukta olduğu bu gölgede insanlar arasında şu belirtiler gittikçe yaygınlaşıyor: Zevke düşkünlük, benmerkezcilik ve yalnızlık. Bu belirtileri de mutsuzluk izliyor ve insanlar mutsuzluklarını unutmak için daha fazla eğlenceye yöneliyor, yardım etmeyen, sadece kendilerini düşünen hastalıklı bir yapıya sahip oluyorlar.
Aslında iyilik yapılan, kendisine iyilik yapılmasına izin vermekle, iyilik yapanın karşılığını vermiş olmaktadır. Çünkü kişi iyilik yapmanın, vermenin hazzını yaşamakta, mutluluk duymaktadır. Böylece en büyük iyiliği görmüş olmakta, karşılığını hemen almaktadır. Bu, maddi karşılıktan çok daha değerli manevi, psikolojik bir karşılıktır.
Reklam
Yapıcı, zihinsel açıdan liberal, muhafazakâr, dogmatik ve fanatik olmak üzere dört dindarlık tiplemesi belirler. Muhafazakâr ve liberal dindarlığı sağlıklı dindarlık olarak nitelendirir. Bu iki tip arasındaki temel farklılığın, bireyin merkezi tutumunun dine dayalı olup olmaması olduğunu ifade eder. Ona göre fazla hissetmeyen ve merkezi tutumları dini bakış açısıyla şekillenmeyen kişilerdir. Muhafazakârların merkezi tutumlarını ise din oluşturur ve dinin bunlar üzerindeki etkisi oldukça güçlüdür. Dogmatik ve fanatik dindarlık ise sağlıksız/hastalıklı dindarlıklardır. Dogmatik dindarlar, zihinsel açıdan saplantılı, dış dünyayı sadece siyah-beyaz şeklinde birbirini dışlayan ikili bir tarzda algılayarak gri tonları göremeyen, aşırı kaygılı, gelecekten endişe duyan, her şeye karşı güvensiz, kendileriyle ve sosyal çevreleriyle barışık olmayan kişilerdir. Benzer özellikleri gösteren fanatik dindarlar ise şiddet kullanmaya daha fazla eğilimlidirler.
Allah'a kuvvetle, samimiyetle inanan, O'na ümitle bağlanan ve güvenen bir insan, öncelikle karamsar duygulardan uzak olur. Durumunu gören, bilen Allah'a yalvarır, duâ eder, O'nun kendisi için hayırlı olanı vereceğine inanır ve bu inançla rahatlar, huzur bulur.
Nankör insan benmerkezcidir. Onda hep çıkar ilişkileri egemendir. O sürekli alacak, ona hep verilecek. Davranışlarını da bu çıkar çerçevesinde oluşturur. Çıkarı sizde değil de bir başkasında ise, sizin yaptıklarınızı unutur, hemen onun yanına sokulur.
Kur’ân’ı okuduğum zaman beni en çok etkileyen âyetlerden biri Bakara Sûresi 245. âyetti. Bu âyette ALLÂH, insanların iyi niyetle yaptıkları güzel davranışları, yardım ve iyilikleri kendisine verilmiş bir borç olarak nitelendirmekte ve bunların karşılığını kat kat fazlasıyla ödeyeceğini belirtmektedir.
Reklam
Sıkıntılı bir dönem geçiren, problemleriyle üzülen bir kişi Kur'ân'ın "İnşirah" sûresini okuduğunda, orada ALLÂH'ın iki kez vurguladığı "güçlükle beraber mutlaka bir kolaylık vardır" âyetleri, onun üzüntüsünü hafifletecek, onu ümitlendirecek ve karamsarlığa düşmesini engelleyecektir. ALLÂH'ın yardım edeceği ve kolaylık vereceği inancı onu rahatlatacaktır.
Sayfa 107Kitabı okudu
100 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.