Şamanizm ve Eski Türk Dini sözleri ve alıntılarını, Şamanizm ve Eski Türk Dini kitap alıntılarını, Şamanizm ve Eski Türk Dini en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
… Hatta 16.asra ait bir seyahatnamede Erbil’de ki Şeyh Safi’nin sandukasının bulunduğu mabede girerken kim eşiğe basarsa çok ağır bir cezaya çarptırılır, deniyor. Günümüzün semavi dinlerinde olduğu gibi tarihteki Türklerin inançlarında muhtemelen insanı, aileyi ve milleti kontrol ederek izleyen melekler mevcuttu. Hak dinlerdeki bu meleklerin insanın sağında ve solunda yer almalarına benzer bir şekilde evlerinde kapı veya eşiklerin sağında, solunda beklediklerine eski Türkler kanaat getirmişlerdir. Buna bağlı olarak günümüzde Türklerin evlerinin içerisine girerken eşiğe basmamaya özen gösterdiklerini düşünmekteyiz.
Çömçe gelin ne ister, Çömçe gelin su ister
Ver Allah’›m ver! Yağmur ile sel!
Koç koyun kurban, göbekli harman,
Yaz yağmuru yalancı, gavur kızı dilenci,
Ver, Allah'm ver! Yağmur ile sel!
Koç koyun kurban, göbekli harman
… kamçı ve ayna da ayinlerde önemli rol oynar. Doğu Türklerinin hala “küzüngü” dedikleri aynanın yardımıyla kam veya oyun fala bakar, geleceği söyler, tedavi eder. Ayna hastalıklara sebep olan ruhların görülmesi ve hastalığının sonucunu öğrenmede bir araçtır. Mesela Türkistan da bazan çocukların yastığının altına nazardan, korkudan ve kötü güçlerden sakınmak gayesiyle ayna konulmaktadır.
Eski Türklerde ocağın kutlu olduğunu göstermesi bakımından bir gelenek de şudur: yeni gelin aileye katılırken yine bir takım törenlerle karşılanmakdaydı. Buna göre gelin çadıra girmeden önce eşiğin önünde durur yanına ailenin büyüklerinden biri gelirdi, sonra başından tutularak eşiğe basmadan içeri dahil olması sağlanırdı. Ona üç defa eşik öptürülür ve ocağın kenarına götürülüp üç defa başını ocağa vur denilir, ateşin üstünden atlatılır veya ocaktaki küle ayağıyla bastırılırdı. Merasim bitince ailenin yaşlısı evimizde kalacak derdi. Bu geleneğe bağlı olarak kısaca eşik meselesi üzerinde durmak istiyoruz eski Türkler ailenin yaşadığı mekanları kutsal görmüşlerdir dolayısıyla toplumun ve devletin temelini teşkil eden ailenin günlük hayatlarını sürdürdükleri yerler onlarca mübarekti.