Akşamdı evimize ecel kanat germişti.
Anneni bir cellat gibi vurup yere sermişti.
Ölüm ile pençeleşen bir hayatın güreşi,
Sekiz yıldan sonra dinmiş, nihayete ermişti.
Adaların denizinde batan akşam güneşi
Sönük, ölgün ışığını çamlıklara dökmüştü.
Evde yoktun, sonra geldin, dağda, kırda gezmiştin.
Lakin bilmem bu yokluğu nerden, nasıl sezmiştin?
Güzel ela gözlerine bir öksüzlük çökmüştü, Gözyaşında dehşetli bir sır arayan gözlerin