"Ağlamıyordu; sanki biri ölmüştü, ölmüş de onu yalnız, bir başına bırakmıştı, yapayalnız korkuyordu sanki, yeni yeni suratlardan, yeni işinden, kaba saba taşralı şakalarından, çiğ insanlardan korkuyordu, kendinden korkuyordu; sevilmenin ne güzel, ne tatlı bir şey olduğunu açıkça, iyice hatırlıyamayacağından korkuyordu."