Modernliğin en büyük ironisi, zaman tasarrufu yaratacak bütün kurumsallaşmalara ve teknolojik ilerlemelere rağmen zaman kıtlığını da aynı ölçüde arttırması, insanın kendine ve yakınlarına ayıracak zaman bırakmamasıdır.
Levineye göre, kenara itilmiş ya da sürülmüş insanlar ve kültürler, yavaş ve rahat insanlardır. Paradoksal biçimde ekonomik ve teknolojik gelişme arttıkça zamam baskısı ve darlığı da artmaktadır.
Modern öncesi insanın yaşam dğnyası olarak atfettiği anlam, seküler süreçte eşya üzerinde bir maddi mevkiye dönüştü. Eviyle organik bağı kalmayan insan, artık bir nesne olarak konuta sahip olmaya başladı