Seke Seke Ben Geldim - Sekmeler V

M. Kayahan Özgül

Seke Seke Ben Geldim - Sekmeler V Gönderileri

Seke Seke Ben Geldim - Sekmeler V kitaplarını, Seke Seke Ben Geldim - Sekmeler V sözleri ve alıntılarını, Seke Seke Ben Geldim - Sekmeler V yazarlarını, Seke Seke Ben Geldim - Sekmeler V yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
268 syf.
·
Puan vermedi
·
63 günde okudu
kültür (özellikle de edebiyat) tarihi meraklıları için bu seri zaaaten başlı başına bir hazine iken, serinin beşinci cildi çok daha tenkit ve şahsi polemik içeriyor. bir solukta okunur, yıllar yılı dönüp dönüp bakılır. hoca ne yazsa leziz.
Seke Seke Ben Geldim - Sekmeler V
Seke Seke Ben Geldim - Sekmeler VM. Kayahan Özgül · Çolpan Kitap Yayınları · 20202 okunma
Nota Bene
Edebiyat deryasında denizanası gibi saydam olmak değil, başka kabuklara sığınmış yengeç gibi ruhunu, figürlerini ve kelimelerini kat kat gizlemek makbûldür. Daha ilk cümlede içini gördüğü bir metin, okurun niçin ilgisini çeksin ki?...
Sayfa 200 - ÇolpanKitabı okudu
Reklam
Nota Bene
Kitapçıda raflara bakıyorum; Psikolojiye Giriş, Sosyolojiye Giriş, Felsefeye Giriş, hep ama hep giriş kitapları... Yıllardır bu kitapları görüyorum,; alanlarında en çok onların satıldığına şahit oluyorum. Şu girişi aşıp da asıl alan bilgisine ne zaman geçeceğiz? Bilimin girişinde oyalanmaktan ne zaman kurtulacağız? Daha bunun koridoru var, odaları var, salonu var, salonun başköşesi var, değil mi efendim?
Sayfa 190 - ÇolpanKitabı okudu
Nota Bene
Edebiyatta da " popstar" kalemleri " çoksatar " oluşundan tanırsınız. Pop okur, zirzop yazarı takip eder.
Sayfa 180 - ÇolpanKitabı okudu
Nota Bene
1795'te Paris'te faaliyete geçen L'École de langues orientales, uzun yıllar boyunca Arap, Fars, Afgan, Hint, Urdu, Çin ve daha pek çok Şark kavmine ilgi göstermişken, türkoloji bölümünü ancak 1872'de açabilmiştir. Bu gecikme yeteri kadar büyük bir ayıp değilmiş gibi, handiyse yüz yıl boyunca, okuldaki Türkçe derslerini de Ermeniler vermiştir. Muhtemelen, bölümde ders veren İlk Türk Abdülhak Adnan Bey'dir. Adıvar, Jean Deny'nin isteğini kabûl ederek, 1929' dan itibaren, sekiz yıl boyunca burada Türkçe dersleri vermiştir. Baştan sona ayıp, ama bize ayıp... Türkoloji çalışmaya 1750'de, 1650'de başlamamızı engelleyen ne vardı? Türkçe'nin gramerini anlatabilecek âlimimiz vardı da yine gidip Ermenileri mi seçtiler? Hiçbir gramer çalışması olmayan Adıvar'ın bu dersi vermekte yeterli bulunuşu, bir iyi niyet işareti değil midir? Daha fazlasını bilen Türk hocalar vardı da adamlar Adnan Bey'de inat mı ettiler? Biraz düşünelim.
Sayfa 163 - ÇolpanKitabı okudu
Nota Bene
Kimse bana, modern çağda müzikle şiirin artık hiçbir ilişkisinin kalmadığını söylemesin. Atonal müziğin belirişi ile serbest şiirin doğuşu arasındaki bağ henuz araştırılmadı. Adorno'nun cümlesini bir kere daha düşünelim: " Nedensiz değildi, serbest ritimler çağının Fransız Devrimine rastlaması"
Sayfa 152 - ÇolpanKitabı okudu
Reklam
11 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.