Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Bir Solgun Resim

Selçuk Baran'ın Öyküleri 

A. Mecit Canatak

Selçuk Baran'ın Öyküleri  Sözleri ve Alıntıları

Selçuk Baran'ın Öyküleri  sözleri ve alıntılarını, Selçuk Baran'ın Öyküleri  kitap alıntılarını, Selçuk Baran'ın Öyküleri  en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Jean Paul Sartre
"Durmadan kendini anlatır acı, çünkü kendine yetmediğini duyar. Oysa onun ideali susuştur."
Sayfa 303Kitabı okudu
Selçuk Baran
"Bir şeyler sıkar, boğar beni. Ya da bir düşünceyi bir duyguyu açığa kavuşturmak isterim. Her şey en belirsiz olandan başlar, belirsizlikler içinde yol alırım; bir öykü çıkar ortaya. Bilinçle yaptığını tek iş, fazlalıkları atmak, durumdan duruma geçişlerde bağlantı eksikliği varsa gerekli cümleleri eklemektir. Bir de son cümle için çok uğraşırım. Bildiğim bu kadar."
Sayfa 315Kitabı okudu
Reklam
Cemal Süreya
“Cemal ’i aklımdan çıkaramıyorum. Onunla ilgili yazıları topluyorum, ama okuyamıyorum. Yanıma şiirlerini aldım geldim, onları da okuyamıyorum. Oktay ’a ( diş doktoru ) “bu kadar acı çekmek sevginin bedeli. Ödenecek elbette ” demiştim. Düşün, ya Cemal gibi birini tanımasaydık... O, dostumuz oldu üstelik. Onu çok sevdik, O da bizi sevdi. Turgut ’u, Edip’i” tanımasaydım bir eksiğim olmazdı. Ama Cemal’ı' tanımasaydım... Çok şey yitirmiş olurdum"
Sayfa 36 - Selçuk BaranKitabı okudu
Selçuk Baran
“Sana şiirsiz, büyüsüz yalnızlıktan, omuzlarına bir yük, başarılması güç bir görev gibi yüklenen yalnızlıktan söz edeceğim. Ve ona sonuna kadar dayanmanı öğütleyeceğim. Şiirli, sisler arasında pırıltılı bir görünüşle doğuyor yalnızlık. Sonra daha da bir yakından sezilmeye, biçimlenmeye başlıyor, somutlaşıyor. Bir kere de senin oldu mu, büyüsünü, şiirliğini yitiriyor; ağır, kaçınılmaz bir görev oluyor. Bize de bu görevi gereğince başarmak. bu yükü yiğitçe sonuna kadar taşımak düşüyor. Yiğitlik söz konusu olunca da hep uç noktalara varmak gerekiyor. Dimdik durmak istiyorsan, yalnızlığınla dış dünyayı uzlaştırmak, ikisinin ortasını bulmak yoluna gitmeyeceksin. Kabullendiğin durumu, iyisiyle de kötüsüyle de benimsemen gerek. Gerisi kaçıştır, korkaklıktır. Yalnızlığını duyup. öte yandan da yığına özgü kaygıları. sevinçleri davranışları paylaşanla bir olamazsın. Onu anlamak, ona uzaktan bakmak. durumunu kavramak, hatta elinden gelirse yığın için belli bir düşünce sistemini benimsemek zorundasın, ama kendini zayıf bulduğun yerde onun yaşamanın bir örnekliğinden, bilinçsizliğine sığındın mı, yenildin demektir.”
Sayfa 224Kitabı okudu
“Yazı yazmayı son iki yıldır bıraktım. Nedeni de, Türk okuyucusuna bir türlü ulaşamamam, bu yüzden de okunamam. ’Bir fikir veriminin (...) etki yapabilmesi için ’der Thomas Mann, eser sahibinin kişisel hayatıyla çağdaş neslin genel kaderi arasında gizli bir yakınlık, hatta eşitlik bulunmalıdır. Toplum, kendisinin, bir sanat eserini niçin şöhrete bilmez. (...) Ama alkışımın asıl sebebi, tartıya gelmeyen bir şeydir: yakınlık duygusu! Demek ki ben, okuruma yakın olmayı beceremedim, bu yüzden çekilmeği yeğledim."
Iskender Savaşır
“...Selçuk Baran üslupçu değildi . Belki de bu nedenle tadına varılması daha zor bir yazar. Çünkü bizden biri gibi konuşuyor, yazıyor. Taşkın değil. Bize en yakın olanı sevmek zordur. Olağan acılarımızın, kederlerimizin dili.”
Sayfa 315Kitabı okudu
Reklam
Haziran öyküsü...
“Her şey bir rastlantı gibi gelişiyordu ilkin. Hatta rastlantıların kesinliğine boyun eğip, ona alınyazısı demeye kalkışanlar çoğunluktaydı, Oysa yaşam uçsuz bucaksız, sonsuz da olsa onun içinde yer alan her devinim önemliydi, omuz silkip geçemezdiniz. Rastlantı ya da alımazısı demek; onları küçümsemek, geçiştirmek oluyordu. Çünkü bütün ayrıntıların bir yeri vardı. Bunların üzerinde durup düşünmeliydi. "
Sayfa 268Kitabı okudu
"Yalnızlığını Sisyphos’un ki gibi absürd bir yaşam tarzıyla eş değer kabul eder. Dostlarına tavsiyelerle beraber kendi hâl çaresini de düşünür ve yalnızlığı sorgularken şu düşünce sistemine sığınır: Toplum kişiye görev yüklememiş olsa da bu durum kişinin toplumun erişemeyeceği bir yükseklikte bulunmasındandır. Toplum kişinin toplum içerisinde nasıl bir görev üstlenebileceğinin farkında değildir. Öyleyse kişi kendi görevini kendisi üstlenme“. Kendisini bir yerlere koymalı.Yalnızlık da taşımamız gereken bir yüktür. Tıpkı kadın olmak gibi."