O gitti. Ama ben bekliyorum. Üstelik bir daha gelmese de olur. Burada, bu kahvaltı masasında neyi beklediğimi bilmeden soğumaya başlayan çayıma anlamsızca bakarak onu değil de benimle konuştuğuna ki bunun için size yemin dahi edebilirim; Rabbimden bir şeyler bekliyorum. Çünkü 'Dayan!' demişti Mevla.. 'Az kaldı.' Ama ne kadar daha dayanacağımı, sahip olduğum hangi duygudan ya da zenginliğimden daha az kaldığını söylememişti.