Serçe Risalesi
Akif Hasan KayaSerçe Risalesi Sözleri ve Alıntıları
Serçe Risalesi sözleri ve alıntılarını, Serçe Risalesi kitap alıntılarını, Serçe Risalesi en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Bir keresinde ona anlatmayı denedim. Yarısına gelmeden susturdu beni. "Deli saçması bunlar!" dedi. Kahkahalarla güldüm. "Yaşadığımız hayat çok aklı başında sanki." dedim.
Sayfa 57Kitabı okudu
Geceleri daha bir çekilmez oluyor her şey.
Sayfa 92Kitabı okudu
İçinde bir şey geriliyor. Varla var, yokla yok, ölümle ölüm, yaşamla yaşam arasında bir şey geriliyor. Kopsa rahatlayacak belki.
Yok.
Kopmuyor.
Sayfa 42Kitabı okudu
Havaya karışan sigara dumanlarında gözlerini gördüğünü, kirpiklerinin kıvrımlarını, ellerinin sıcaklığını, alnına düşen saçlarını, hiç aklından çıkmadığını söylüyor. Ama bazı şeyleri yazmıyor. Anlatamıyor.
Sayfa 41Kitabı okudu
Neyi varsa tutunduğu, birer birer almışlar elinden. At ölmüş. Ağaçlar kesilmiş. Güneşin feri sönmüş. Biçimsizce, hırsla, düşmanca kesmişler saçlarını. Arkasını yasladığı, yamaçlarında dinlediği dağ yıkılmış.
Sayfa 29
Bazen bilmek yetmiyordu. Söylemek, susmak, bağırmak, çığlık atmak... Bazen ölmek bile yetmiyordu. Ölmen bile işine yarıyordu namussuzların. Bir taşı daha kaldırıyorlardı yoldan. Dikenli bir çalıyı daha kesmiş oluyorlardı.
Sayfa 14
Yine pas tadı, yine demir kokusu, işte yine yaşamak yükü...
Sayfa 92Kitabı okudu
Umut..
Kimseye güvenecek, tutunacak gücü olmasa da, içinde bezgin, yılgın yığınların arasından minicik bir tohum patlıyor, filiz veriyor...
Sayfa 23
Daha fazla üzülsün istemiyor. Ama yüreğinden taşan şeyi bir kenara yığsa, onu kamyonlara yükleyip bütün dünyaya dağıtsa bile o şeyin bitmeyeceğini, bütün insanlığa kıyamete değin yetecek kadar büyük olduğunu yazıyor.
Sayfa 41Kitabı okudu
Büyük bir hasretle sarıldı. Uzun uzun hıçkırarak ağladı.
Sayfa 51Kitabı okudu
Hiçbir şeyin önemi kalmamıştı. Alabildiğine yorgun ve bitkin hissediyordu kendini.
Sayfa 48Kitabı okudu
İçindeki harlı ateş, kendisini de, şehri de, dünyayı da yakacak sanki. Öyle yanıyor. Alevleri bulutlara değiyor sanki.
Sayfa 36Kitabı okudu
Ayakları yere değmiyor sanki. Uçar gibi geziyor sokaklarda. Bir süre sonra içinde bastıramadığı bir coşku patlıyor. Önce hafif tebessüm ediyor. Sonra gülümsüyor.
Sayfa 35Kitabı okudu
Bir yandan acıtan, yakan, yıkan ama diğer taraftan coşku, ferahlık, genişlik, bir yaşama isteği veren bu garip, bu tarifsiz, bu yabancısı olduğu şeyin iyi bir şey olabileceğini düşünüyor.
Sayfa 35Kitabı okudu
Şimdi insanlar iyileri kendilerine saklayıp kötüleri unutmanın derdindeymiş. İnsan bütün hikâyesiyle insanmış aslında. Ama işte...
Sayfa 87Kitabı okudu