"Haset, kıskançlık, hırs, her çeşit
açlık, bunların tümü tutkudur. Sevgi ise zorlama olmadan sadece özgür olunduğunda yaşanabilen, İnsan
gücünü somutlayan bir eylemdir"
“Birisini sevmek yalnız güçlü bir duyguya kapılmak değildir; bir karar ve davranıştır. Duygular gelip geçicidir. Karar ve davranışlar eşlik etmiyorsa, duygunun sürekli olacağına nasıl güvenebiliriz.”
Sevgi bir etkinliktir; edilgen bir olay değildir; bir şeyin içinde olmaktır, bir şeye kapılmak değildir. Sevginin etkin özelliği, en genel biçimde şöyle tanımlanabilir; Sevgi vermektir, almak değildir.
‘Sevmek, kendini karşılıksız olarak adamak, sevgimizin sevilen kişide de sevgi oluşturacağı ümidini taşımak demektir. Sevgi bir inanç eylemidir, inancı az olanın sevgisi de azdır.’
“insanoğlunun ilk özgürlük hareketi bir itaatsizlik hareketidir, bu davranışıyla doğayla ilk başlangıçtaki birlikteliğini aşarak kendinin ve komşularının ve onların yabancılaşmalarının farkına varır. insanoğlu bu tarihsel süreçte kendi kendini yaratır. kendi farkındalığını, sevgi ve adalet duygularını geliştirdikten sonra mantık ve sevgi gücüyle dünyayı tam olarak anlama amacına ulaşır . bu aşamaya ulaştıgında “ilk” günahı hiç işlememiş gibi olur, cennet’e döner.”