Sibirya'dan Balkanlara Şamanlar ve Cadılar - Cilt 1
KolektifSibirya'dan Balkanlara Şamanlar ve Cadılar - Cilt 1 Gönderileri
Sibirya'dan Balkanlara Şamanlar ve Cadılar - Cilt 1 kitaplarını, Sibirya'dan Balkanlara Şamanlar ve Cadılar - Cilt 1 sözleri ve alıntılarını, Sibirya'dan Balkanlara Şamanlar ve Cadılar - Cilt 1 yazarlarını, Sibirya'dan Balkanlara Şamanlar ve Cadılar - Cilt 1 yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.Motivasyon dolu, teşvik dolu bir grup!
https://1000kitap.com/bidunyakitapgrubu ile ortak okumalarımızın ve üyeler arasında eş zamanlı okumalarımızın bu listenin kabarıklığında çok katkısı var! Teşekkür ediyorum ekip! Az uykulu ve bol kitaplı bir aydı benim için Aralık ayı. Yeni yıla girmemize saatler kalmışken, bu yıl öğrendiğim şeyleri gözden geçirdim az önce. Bazılarını kitaplarda bulabiliyoruz ama bazılarını deneyimlemeden öğrenemiyoruz.
Ve ayın favorileri 
Akıl Çağı ♥️ 
Sibirya'dan Balkanlara Şamanlar ve Cadılar - Cilt 1 ♥️ 
Psişik İşler ♥️ 
Palyatif Toplum ♥️ 
Aşkın Celladı ve Diğer Psikoterapi Öyküleri ♥️
🌟Şükür
Bu yıl sahip olduğum her şeye şükretmeyi öğrendim.
🌟Kabullenme
Ülkenin siyasi sisteminin değişmeyeceğiniz kabullendim fakat benim gibi düşünen, benim yaptığım sorgulamaları yapan, kendim gibi mecburiyetten bir tarafa destek vermek zorunda olan “çokça” insan olduğunu öğrendim. Yine de kabullendim. Değiştiremeyeceğim şeylerle uğraşmayı bıraktım.
🌟Huzur
En değerli şeyin sağlık ve huzur olduğunu anladım.
🌟Ayaklarının üzerinde durmak
Bu ülkede kimseye muhtaç kalmamalı kadınlar ve her daim güçlü olmal zorunda; bunu da daha iyi anladım.
🌟Kötülük her yerde ama iyiye yönelmeyi bilme
İnsanların doğasından ve olayların içinden kötülükleri cımbızlayamazsın. Bununla yaşamayı öğrenmek zorundasın ve pes etmek sadece sana zarar verir. İyilikte kal.
Yeni yılla birlikte hayatımda büyük değişimler olacak. Bol ders çıkarmalı ve bol adaptasyonlu bir yıl diliyorum kendime. Yanımda kitaplarım olduğu sürece, huzurlu olduğum ve sağlığımın benle olması dışında başka bir şeye ihtiyacım yok.
Araştırmalar sıklıkla büyücüleri (cadıları) paganlık, rahipleri ise din kavramıyla ilişkilendirdiği için bunları birbirlerinin karşıtı olarak ele alır. Bu kavramsal karşıtlık, cadıların kâfir ya da Şeytanın hizmetkârları olarak gördüğü hıristiyanlığın dogmalarının içine işlemiştir.
Sayfa 325 - Pinhan/ Geçmişte ve Günümüzde Bulgar Köylerinde Cadılar ve Rahipler-Iveta Todora PirgovaKitabı okudu
Belirli takvim tarihlerinin, cadıların toplantılarını düzenledikleri vakitler olduğu söylenir. Karadağ'daki Kućeler arasında bu tarihler, Noel arifesi akşamı ve 1 Mart'tır. Hersek'teki Sırpların bazıları, cadıların ekseriyetle ilkbaharda, 1 Mart'ta, Aziz Jevdokija gününde (14 Mart) , 22 Eylüldeki sonbahar ekinoksunda, Aziz Joachim ve Anna gününde (21 Eylül) "sürülmüş harman yerinde" toplandıklarına inanırlardı.
Orta Sırbistan'daki Sumadija köylüleri, günışığının ve yağmurun birlikte olmasının "bir cadının doğum yaptığı" manasına geldiğini söylerler.
Cadıların kökeni -Orta Balkanlar
Mahkeme kayıtlarından halk geleneklerine dönecek olursak, Orta Balkanlarda cadıların kökenine dair bazı mitolojik efsanelerle karşılaşırız. Bilhassa Salvojina'daki hikayeye göre, Tanrı, Adem ile Havva'yı Cennetten kovduktan bir süre sonra onlara acıdı ve ne halde olduklarını görmek istedi. Çifti, o zamana kadar oniki çocukları olmuştu fakat gerçek sayıyı söylemekten utandıkları için, Tanrıya yalnızca altı çocukları olduğunu söyleyip ona altı tanesini gösterdiler. Tanrı, onlara şöyle dedi: "Görünenlerin sayısı kadar görünmeyenler olsun." O andan itibaren, gizlenen çocuklar görünmez oldular. "Onlar, elfler ve cadılardır. Bugün de en az görülenler kadar görünmeyen insanlar mevcuttur, çünkü görünmeyenlerde tıpkı biz görünen insanlar gibi doğarlar ve ölürler." Benzer şekilde uzak geçmişte, Zagreb'de ne kadar "çim ve yaprak" varsa o kadar da cadı olduğu söylenirdi.
Saçma iddialarda kadınlara Cadılık damgası vurulması
....Bir kadın hırsızlık yaptığı için oğlunu azarladı bir süre sonra çocuk öldü. Çocuğun babası bir gün annesinin oğlunu öldürdüğünü iddia etti, ona dava açtı ve kadının bir cadı olduğunu yönünde tanıklık etti. Ayrıca kadınlar, geceleri çatı katlarında tuhaf sesler işitildiği, ineklerin sütten kesildiği veya sütlerin ekşidiği, ineklerin ağıldan kaçtığı yahut buzağılarını kazara ezip öldürdüğü, tavukların yumurtlamadığı ya da civcivlerin yumurtadan çıkmadığı gerekçeleri ile de suçlanmış ve yargılanmışlardır.