Kitapla ilgili bilinmesi gereken en önemli şey şu ki: Bu kitapta kimse ölmüyor!
Sick Kids in Love kronik hastalığı olan iki gencin birbirlerine aşık olmasını ve bunun hayatlarını nasıl etkilediğini anlatıyor.
Isabel -ya da Ibby- romatoid artrit hastası ve sürekli ağrı içinde. Ama etrafındaki kimse -doktor olan babası bile- bunun hayatını nasıl etkilediği, hasta olmanın nasıl bir şey olduğunu anlamıyor. Hatta çoğu zaman hastalığı yokmuş gibi davranıyorlar. Hayatı her zamanki gibi devam ederken Sasha -Gaucher hastası- ile tanışıyor ve hayatında ilk defa kendisini anlayan biri, kendisi gibi olan biri ile zaman geçirmeye başlıyor.
Sasha ve ailesi Isabel'e hasta olmanın, hastalığından şikayetçi olmanın sağlıklı insanların bahsettiği kadar kötü olmadığını gösterirlerken Isabel ve Sasha her normal genç gibi gençlik dramaları ile dolu bir aşk yaşamaya başlıyorlar ve birlikte kendilerinin daha iyi bir versiyonu oluyorlar.
Kitabın konusundan sapmadan ilerlemesinden çok hoşlandım. Mucizevi bir şekilde iyileşmediler ya da sırf mutlu ve aşıklar diye kötü günleri mükemmel olmadı. Hasta olmanın, acı-ağrı çekmenin nasıl bir şey olduğunu bilen bir kişi tarafından yazılmış olduğu çok belliydi ve The Fault in Our Stars gibi ölümcül hastalıklara sahip karakterlerin olduğu pek çok kitabın yanında kronik hastalıklara sahip, bu hastalıklarla yaşamlarını devam ettiren karakterlerin olduğu bu kitabın da yazılması gerekiyordu ve Hannah Moskowitz harika bir iş çıkarmış. Diğer kitaplarına da göz atmak için sabırsızlanıyorum.
