Bir Yaşam Dili

Şiddetsiz İletişim

Marshall B. Rosenberg

By Number of Pages Şiddetsiz İletişim Quotes

You can find By Number Of Pages Şiddetsiz İletişim quotes, by number of pages Şiddetsiz İletişim book quotes, the most impressive sentences and paragraphs on 1000Kitap.
Herkesi mutlu etmek için sürekli çaba harcamamız gerektiğine inanırız. Eğer mutlu görünmezlerse bundan bizim sorumlu olduğumuzu ve bir şeyler yapmamız gerektiğini düşünürüz. Bu inanç bizi kolaylıkla, sonunda en yakınımızdaki insanları bile yük olarak görmeye götürebilir.
DUYGUSAL KÖLELİKTEN DUYGUSAL ÖZGÜRLÜGE
1 AŞAMA : DUYGUSAL ĶÖLELİK olarak adlandırdığım bu aşamada , başkalarının duygularından sorumlu olduğumuzu sanırız . Herkesi mutlu etmek için sürekli çaba harcamamız gerektiğine inanırız 2 AŞAMA : Bu aşamada , başkalarının duygularının sorumluluğunu üstlendiğimizde ve kendimizi yok sayarak bu sorumluluğu yerine getirmeye çalıştığımızda ödediğimiz yüksek bedelin farkına varırız . Bu aşamaya şakayla karışık BAŞKALDIRI dönemi diyorum ; çünkü bu aşamada bir başkasının acısıyla karşılaştığımızda , " Bu senin sorunun . Duygularından ben sorumlu değilim , " gibi isyankar yorumlar yapmaya eğilimli oluyoruz . 3 AŞAMA : DUYGUSAL ÖZGÜRLÜK adını verdiğim üçüncü aşamada , başkalarının ihtiyaçlarına korku , suçluluk veya utanç duygularından değil , sefkatten kaynaklanan karşılıklar veririz .
Reklam
Niye kem küm etmemeliyiz
Sonra başka bir çocukluk anısıyla da bağlantı kurdu. Apandisit ameliyatı olan kız kardeşine, diğer kız kardeşi küçük, güzel bir cüzdan armağan etmişti. O sırada annem on dört yaşındaymış. Kendisinin de aynı kız kardeşininki gibi inci boncukla bezenmiş bir cüzdanının olmasını çok istemiş ama ağzını açmaya cesaret edememiş. Bilin bakalım ne olmuş? Karnı ağrıyor numarası yapıp bu oyunu sonuna kadar sürdürmüş. Ailesi onu bir sürü doktora götürmüş. Doktorlar bir türlü teşhis koyamayınca durumu anlamak için onu ameliyata almaya karar vermişler. Annem açısından bu hayli gözü pek bir kumarmış ama işe yaramış ve aynı küçük cüzdandan bir tane de ona armağan edilmiş. İmrendiği cüzdana kavuştuğu için ameliyat acısına rağmen sevinçliymiş. Bu sırada iki hemşire odaya girmiş ve biri annemin ağzına termometre koymuş. Annem, "ımhh ımhh" diyerek ikinci hemşireye çantasını göstermeye çalışırken hemşire, "A, benim için mi? Hiç gerek yoktu, çok teşekkür ederim." deyip çantayı almaz mı?! Annem ne söyleyeceğini bi lememiş ve, "Onu size vermeye çal ışmıyordum. Lütfen geri verin," diyememiş. Annemin hikayesi , insanların ihtiyaçlarını açıkça dile getiremediklerinde ne kadar acı çekebildiklerinin dokunaklı bir örneği.
Sayfa 75
Çoğumuz duygusal özgürlüğe doğru yol alırken ilişki kurma biçimlerimizde üç aşamadan geçeriz: Birinci aşama: Duygusal kölelik olarak adlandırdığım bu aşamada, başkalarının duygularından sorumlu olduğumu sanırız. Herkesi mutlu etmek için sürekli çaba harcamamız gerektiğine inanırız. Eğer mutlu görünmezlerse bundan bizim sorumlu olduğumuzu ve bir şeyler yapmamız gerektiğini düşünürüz. Bu inanç bizi kolaylıkla, sonunda en yakınımızdaki insanları bile yük olarak görmeye götürebilir.
Sayfa 75
Duygusal kölelik. Kendimizi başkalarının duygularından sorumlu hissederiz.
Başkalarının duygularından sorumlu olduğumuzu sanırız. Herkesi mutlu etmek için sürekli çaba harcamamız gerektiğine inanırız.
Reklam
Geri199
1,000 öğeden 991 ile 1,000 arasındakiler gösteriliyor.