...eşyaymış, ıvır zıvırmış, benim gözümde hiçbir önemi yoktur. Onlardan vazgeçebilirim. Ben tüketim sonrası bir topluma aitim. Oysa sen, hala yontma taş ve incik boncuk ticareti dönemindesin
İşte bizde hep böyle olur; olaylar abartılır, güzelleştirilir, düşlere gerçek gözüyle bakılır. Insan, dileklerini dua ile gerçekleştirmeye çalışır... uyduruk bir şimdiki zaman, hastalıklı bir gelecek doğurur. Tarih intikam alır
İşte bizde hep böyle olur; olaylar abartılır, güzelleştirilir, düşlere gerçek gözüyle bakılır. İnsan, dileklerini dua ile gerçekleştirmeye çalışır... uyduruk bir şimdiki zaman, hastalıklı bir gelecek doğurur. Tarih intikam alır.
XX: Ama neden, hiç bir zaman?
AA: Daha önce açıkladım ya sana... Hiç bir zaman dönmeyeceksin, çünkü sen bir kölesin. Memlekette devletin kölesiydin, burada ise kendi gözü doymazlığın kölesisin. Her ne halde olursa olsun, sen hep köle kalacaksın. Senin için bir kurtuluş yok. Özgürlük, kurtuluş, ancak kendi kendinin efendisi olmakla başlar. Yoksa hep birileri ya da birşeyler kullanır seni. İnsanlar... İnsanlar olmazsa eşyalar...
XX: Hangi eşyalar?
AA: Arzuladığın, sahip olmak, parayla satın almak istediğin eşyalar. Eşyaların kölesi olmak, en iyi hapishanelerden daha mükemmel bir hapishaneye kapanmak demektir. Gerçekten ideal bir kölelik, kulluk... Çünkü onda hiçbir baskı, hiçbir yükümlülük yoktur... Yalnızca kulluk zihniyeti yaratır kulluğu. Çünkü kulluğa susamıştır. Sende bir kölelik ruhu var.