Şiir Hayatın Neresinde?
Ataol BehramoğluŞiir Hayatın Neresinde? Sözleri ve Alıntıları
Şiir Hayatın Neresinde? sözleri ve alıntılarını, Şiir Hayatın Neresinde? kitap alıntılarını, Şiir Hayatın Neresinde? en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Benden sanatın tanımını isteseler, betimlediği gerçeklikten daha gerçek olan şeydir derdim... Tıpkı Bruegel'in tablosu, Ülkü Tamer'in şiirinde olduğu gibi... ♡
Sayfa 225 - Tekin YayıneviKitabı okudu
Şairleri önce şiirlerde sevdim.
Sayfa 208 - Tekin YayıneviKitabı okudu
Şiir denildiğinde "yabancı" sözü yadırgatıcı oluyor. Şiir bir anda buluşturuyor her ülkeden insanı, bir kardeşlik ortamı oluşuveriyor. Şiirin büyüsü belki de bu, yukarıdaki soruların yanıtı belki de burada. Sözcüklerin büyüsündeki kardeşliğe ihtiyacımız var.
İnsan olduğumuzu daha çok anlamak, insan oluşumuzda daha da derinleşmek istiyoruz...
Sayfa 211 - Tekin YayıneviKitabı okudu
Öylesine görkemli bir şiirden etkilenmiş olmayı mutluluk sayarım...
Sayfa 33 - Tekin YayıneviKitabı okudu
Atilla İlhan'ın şiirlerinde insana çarpan bir gökyüzü vardır. Yağmurlu ya da yağmursuz, berrak ya da kapanık. Gündüz ya da gece. Ama bir gökyüzü duygusu yaşanır. Çünkü her şiirde gökyüzü bulunmaz. Bana göre gökyüzü, şiire nefes aldırır. İçinde gökyüzü olan şiirler gerçekten yaşamakta olduğumuzu duyumsatır...
Sayfa 73 - Tekin YayıneviKitabı okudu
Şu gökyüzünün altında her şaire bir yer olduğuna, Türk ve dünya şiirine tek bir şiir değil, tek bir sözcük bile katabilmenin büyük bir amaç, büyük bir mutluluk sayılması gerektiğine her zaman inandım...
Sayfa 210 - Tekin YayıneviKitabı okudu
Deniz ve şiir birbirine yakışıyor.
Deniz bilinmezliklerle doludur.
Açık denizde olmak, ufkun sonunu görememektir...
Ulaştığınız her ufuk çizgisi sizi başka uzaklıklara, başka bilinmezliklere çağırır...
Şiir de öyledir ya da öyle olmalıdır.
Ufuk çizgisi çok belirgin şiir ne kadar ustalıkla söylenmiş olsa da bir zaman sonra kanıksanır...
Şiirlerimden birinde "sanki hep anlatılmayan bir şey kalmıştır/içimizi ne kadar döksek de..." diye iki dize vardır...
Sayfa 34 - Tekin YayıneviKitabı okudu
Şiir dilin, dil yaşamın odağındadır.
Şiir, kavramları imgeye dönüştüren, varoluşun en yüksek ve en derin dile gelme biçimidir.
Şiirsiz bir yaşam, kendini dile getirememiş, bu anlamda da yaşanmamış, tam anlamıyla gerçekleşmemiş bir süreçler toplamıdır.
Sayfa 11 - Tekin YayıneviKitabı okudu
Yaşam, yaşamlarımız, yalanla, kötülükle, baskıyla, zulümle, cinayetle, bozulmuş, kirletilmiş, yaralanmış ve tümüyle bir yok oluş uçurumunun eşiğine getirilmişse ve tek savunu aracımız sözcüklerimizse eğer, insan oluşumuzun değerlerini savunabilmek için onları daha büyük bir sorumluluk, bilinç ve duyarlılıkla kullanmamız gerekiyor demektir...
Sayfa 231 - Tekin YayıneviKitabı okudu
Şiire neden ihtiyaç duyarız? Bu sorunun tek bir yanıtı mı vardır, bilmiyorum. Şiirin yaşamdan gitgide dışlandığı bir zamanda, yine de şiire ihtiyaç duyan insanların varlığı, hem sevinç, hem karışık duygular uyandırıyor.
Sayfa 211 - Tekin YayıneviKitabı okudu
Oktay Rifat'ın şu iki dizesindeki şiir yüküne bakın:
"Köşe başını tutan leylak kokusu
Yakamı bırak da gideyim..."
Bir dildeki şiir, o dilin sesinin, renginin, tadının kokusunun ortaya çıkarılması, ışıldatılması, duyumsatılması değilse nedir?
Sayfa 223 - Tekin YayıneviKitabı okudu
Şiirin benim kişisel yaşamımdaki yerini kuşkusuz ki biliyorum... Onsuz yapamam... Onun içindeki dünya benim için çoğu kez gerçek dünya dediğimizden daha gerçektir...
Sayfa 215 - Tekin YayıneviKitabı okudu
Onları ayakta tutan, yenilmez kılan inanç; özgürlüğe, barışa, vatana, dünyaya, çalışan insanın yaratma yetisine bağlılıkları, yaşam sevgisi ve sevincidir...
Sayfa 40 - Tekin YayıneviKitabı okudu
Dağlarca'nın ölümsüz dizeleriyle "içimizden dışımızdan / zalim zalimane" geçen zamandan geriye kalan nedir? Başarabildiysek eğer, birkaç dize... Az şey mi? Bir dizede, bütün zamanları aşarak, sonsuzca çoğalabilmek neden mümkün olmasın?
Sayfa 211 - Tekin YayıneviKitabı okudu
Yaşam denizine dalıp çıkan bir karabatak gibi... Şiirin kokusunu duyumsadığı her yerden bulup çıkarıyor onu... Öyle olunca bu şiirler bir araya ustalıkla getirilmiş sözcük öbeklerinin, ilginç tema ya da iğretilemelerin ötesine geçerek canlı yaşam parçalarına dönüşüyor...
Bence kalıcı şiir böyle bir şeydir. Biçime ilişkin ustalıkları, becerileri küçümsemek aklımdan geçmez. Onlarsız şiir olmaz. Fakat benim için asıl olan, bu ustalıklar değil, yaşamın kendisinin, canlılığının şiire dönüştürülmesidir...
Sayfa 199 - Tekin YayıneviKitabı okudu