Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Şiirin Bir Altın Çağı

Ece Ayhan

Şiirin Bir Altın Çağı Sözleri ve Alıntıları

Şiirin Bir Altın Çağı sözleri ve alıntılarını, Şiirin Bir Altın Çağı kitap alıntılarını, Şiirin Bir Altın Çağı en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Hep aynı kuşku içimizde. Bu 'hayat' ya bizim hayatımız değilse.
Sayfa 186Kitabı okudu
- "Şu anda ne isterdin Sibylle". - "Ölmek istiyorum!" der Sibylle.
Reklam
Karl Marx, Latince "De omnibus dubi tandum" sözünü, özdeyişini çok severmiş. Yani "Her şeyden kuşkulan!"
Bir 'Uçbeyi Olarak' İdris Küçükömer
Orhan Veli nasıl Cumhuriyet'te "şiirin yatağını değiştirmişse, İdris Küçükömer de 1960'tan (daha doğrusu 'Düzenin Yabancılaşması' 1969'da dolaşıma girdikten) sonra Cumhuriyet'te tarihin ve düşüncenin temelini altüst etmiştir.
Sayfa 65
BİR ŞİİR SAHTEKARLlGI
Düşünüyorum. Biz İstanbullular ne kadar da kadersizmişiz. Başımıza Nu­rettin Sözen gibi bir felaket de mi gelecekti?
Reklam
ben (sırılsıklam aşık olduğum için 2 taneyim!)
Bir gün bir Çingene falcı kadın Tepebaşı’nda Sait Fa­ik'e "çakır!" diye seslenir, Orhan Veli'ye de "mektepli ! "
'İkinci Yeni' akımı ya da serüveni, -işte ne denirse densin-, başlan­gıçtaki ilk anlamıyla Sezai Karakoç ile Cemal Süreya'dır... O zamanlar feodal anlayışını çözmemiş olan Muzaffer Erdost şiirdeki bu başkalaşıma, 1956 yaz aylarının başında "İkinci Yeni" adını yine Pazar Postası'nda koymuştu.
Sayfa 16
Reklam
Farklı bir bakış açısı
Ece Ayhan- Yukarı'dan hep birşeyler bekleyen, sözgelimi bir atıfet uman hekimler, "Osmanlılar ya da atalarımız tırnarhanelerde delileri musikiyle sağaltırlarmış" derler! Sonra da, ne hikmetse, ortaya tarihsel bir boşluk çıkmış! Ve bu yol birdenbire ve anlaşılmaz bir biçimde kesilir! Ve başlarlar delileri sopalarla, zincirlerle döverek sağaltmaya ! Cemal Süreya- Bak musiki çalınması, delilerin sesleri çevrede duyulmasın diye olabilir!
Evet, belirli bir 'kültürün içinde oturmak' için, gerçekten de bütün sıfatların silinmesi gerektiğine inanıyorum ben. İnanırım. Karşımızdakiler neye yorarlarsa yorsunlar, 'düşüncede bir şeyler yapılacaksa, biz 'çıfıt çarşısı' ya da 'küçük' kültürleri bile biriktirelim derim.
....''Çok acımasızdı, oradan anladım ki insandı''..... Shakespeare'in bir sonesinden..
Doğrusu ya, Yahya Kemal yalnızca bir 'devlet şairi' değil, aynı za­manda dört dörtlük bir 'iktidar şairi'ydi de (nasıl Aşık Veysel 'halk' değil de "halkevi şairi' ise).
Sayfa 52
Üç İstanbul- Mithat Cemal Kuntay
“Istanbul’da on-on beş tane prototip ev tanırım. Avrupalı olmak isteyen gülünç ev; Avrupalı olan milliyetsiz ev; kütüpha­nesi ağıl ev; tablo diye duvarına sahibinin büyütülmüş fotoğrafı asılan ka­ba ev; pancurlu eve namussuz diye garaz olan kafesli ev, 31 marta gebe olan cumbalı evler; bir de zarif tesbihleriyle ince kalemtıraşlarıyla, Beykoz vazolarıyla Üsküdar çatmalarıyla eski eşya medeniyetimizi gösteren derin, sessiz evler..”
71 öğeden 16 ile 30 arasındakiler gösteriliyor.