Akif İnan ve Cahit Zarifoğlu'nun şiir anlayışlarından bahsediyor. Okurken gözden kaçırdığımız bir sürü ayrıntıyı fark etmemizi ve başka açılardan bakmamızı sağlıyor. Mesela İnan'ın şiirlerinde inancın kurgu olmadığını, baştan ayağı inanç adamı olarak inancının kendiliğinden eyleme dönüşten bahseder. Ve doğa birinde içten dışa doğru gelirken diğerinde yani Zarifoğlu'nda dıştan içe doğru geldiği hakkında tespit çok yerindeydi. Yani Zarifoğlu "güneşin aydınlattığı dağı görür ve onu içine alır, Akif ise içinde ışıyan dağı görür ve onu içine alır" Severek okuduğum bir kitap oldu.