Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Son 100 Gün

Patrick McGuinnes

Sözler ve Alıntılar

Tümünü Gör
"Eğer sosyalizm size yol göstermemiş olsaydı siz kapitalist üilkelerde yaşayan kişilerin çalışma, düzgün bir gelir elde etme, ücretsiz sağlık ve eğitim hizmetlerinden yararlanma hakları olur muydu sanıyorsun? Refah ilkesi? Ulusal Sağlık Hizmeti? Sosyalizm size işverenlerinizin ve patronlarınızın bazen babalık ederek, bazen de sosyal vicdanları nedeniyle verdikleri șeylerin aslında hayatın gereklilikleri, minimum seviyesi olduğunu gösterdi. Bunları hak görmenizi sağlayan şey sadece sosyalizm. Sosyalizme kadar bunlar sadece imtiyaz, rastgele verilmiş sadakalar veya șanstan ibaretti. Sosyalizm olmadan, Lenin, Troçki, Victor Serge olmadan bunlar hayal bile edilemezdi. Kapitalizm bu iyileşmiş halini bize borçlu."
Sayfa 235Kitabı okudu
Hükümet*, kahraman (en az beş veya altı çocuğu olan) annelere, kahraman (ayın dört pazarından üçünde çalışan) işçilere veya toprağı süren kahraman çiftçilere o kadar çok madalya ve sertifika dağıtıyordu ki seçkinler aslında madalyası olmayanlardı. (*): Çavuşesku yönetimindeki Romanya dikta hükümeti
Reklam
Eğer amaç yabancı devlet adamlarından birine Bükreş'i göstermekse polis arabalarından indirilen mallar, ekmek ve sebzeler, insanların çoğunun varlıklarını bile unuttuğu etler, meyveler dükkan vitrinlerine yerleştirilirdi. Ziyaretçiler bunları iyice görebilsin diye arabalar yavaşlardı. Konvoy geçtikten sonra mallar tekrar arabalara yerleştirilerek diplomatik ve Parti'ye ait mağazalara geri götürülürdü. Eger konvoyda sadece Çavuşeskular varsa arabalar boșaltılmış yollardan saatte yüz kilometre hizla geçip giderdi. Nikolay ve Elena bekleyen insanları görmekten hoșlanmıyorlardı; ortamın yokluktan, kıtlğın küçük düşürücü manzarasından temizlenmiş olması gerekiyordu. Aynı anda, Bükreş'in iki ayrı yerinde daha aynı sahne sergilenirdi: sirenler, arabalar, Çavuşesku'nun konvoyu; gerçek ve sahte olanları Avrupa'nın en kederli diktatörlüğünün içinden hızla geçip giderdi. Arabalardan biri Çavușesku'nun köpeğine tahsis edilmişti, onun bile iki dublörü vardı; zulmü sadece abesliği ile boy ölçüşebilen bir dünyaya ilişkin, artık kimsenin anlatmaya bile dayanamadığı bir fıkranın son noktası da buydu.
İnsanlar yüce gönüllü oldukları için değil, kendilerini özgürleştirmek için affederler.
Sayfa 44
Çavuşesku heykelleri her zaman gerçek boyutlarının bir buçuk katı büyüklüğünde yapılıyor, bu yüzden yanına yaklaştığınızda sizden gerçekten daha büyük bir insanla karşı karşıya olduğunuz hissini veriyordu, kendinizi sinir bozacak kadar insani bir şekilde ufalmıș hissediyordunuz, Saddam Hüseyin veya Kim Il Sung yirmi beș metrelik heykeller yaptırmıştı ama Çavuşesku asla. Kendisini doğaüstü değil insanüstü olana inanan ateist bir devletin liderine yakışacak şekilde, sadece herkesten farklı, üstün bir insan türü olarak gösteriyordu. Çavuşesku heykellerini ölçüsüz ve rahatsız edici yapan șey işte tam da bu ölçülü büyüklükleriydi.
"...bebeğini kaybettiği için onu karakola götürmüşler. Düşük yapmak birçok yerde trajedi olarak adlandırılabilirse de burada bir suç." "Suç mu?" "Başkan Yoldaş Gelişimin Feneri Nikolay Çavuşesku'nun, Fikrin Tuna Nehri olan adamın ta kendisi söyledi bunu, evet gerçekten ve kelimesi kelimesine, fetüs halkın maldır, dedi... Kimse bu boktan ülkede bir çocuk dünyaya getirmeyi elbette istemiyor ama bizim Nik her ailenin en az üç çocuğu olması gerektiğini ilan etti. Popülasyonun artması gerekiyor! Beslenemeyecek, iş bulamayacak, boktan bir hayat sürecek olsalar da... canları cehenneme, doğum kontrolü suç, kürtaj suç, doğum kontrol hapı da öyle. Düşük yapmak, kahretsin, o da suç!"
100 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.