Son Mekke Emiri Şerif Ali Haydar Paşa Anlatıyor Osmanlı Arabistan’ı Nasıl Kaybetti?

George Stitt
Şerif Ali Haydar Paşa, Osmanlı İmparatorluğu’nun tayin ettiği son Mekke emiridir. Türkiye’de uzaktan kuzeni olan ve Arap isyanını başlatan Şerif Hüseyin ile oğulları kadar tanınmamaktadır. Ömrü boyunca Osmanlı İmparatorluğu ile Türk milletine sadık kalmış, günlüklerini dahi Türkçe tutmuştur. Arap İsyanı’nın gerçekleştiği dönemde Osmanlı’ya olan sadakati ve yaptığı fedakârlıklar sebebiyle başına birçok felaket gelmiş, kuzenlerinin birçoğu sonradan İngiliz desteğiyle kurulan Arap devletlerine kral olurken kendisi türlü çileler çekerek Beyrut'ta sefalet içinde vefat etmiştir. Evkaf Nazırlığı ve Meclis-i Mebusan’da ayanlık da yapan paşa, Yavuz Sultan Selim’e mukaddes emanetleri yollayarak sultanı halife olarak kabul eden Şerif Bereket’in torunlarındandır. Medine’ye bizzat giderek Fahreddin Paşa’nın yanında Şerif Hüseyin ve adamlarına karşı mücadele etmiş, Arapların Türk hâkimiyetinde olmadıkları sürece huzurla yaşayamayacaklarını savunmuştur. Son Mekke Emiri, Şerif Ali Haydar Paşa’nın hatıratı olmasından başka Osmanlı İmparatorluğu’nun son devrindeki karmaşaları yansıtıyor olmasından ötürü de oldukça önemli bir kitaptır. Abdülaziz döneminde doğan paşa, II. Abdülhamid zamanında şehzadelerle birlikte saray mektebine devam ettiği için hanedana ilişkin malumat vermektedir. Çocukluğunun İstanbul’daki muhtelif konaklarda geçmiş olması hasebiyle kitapta o dönemin yaşantısına dair bilgiler bulunmaktadır. Devlet vazifesi aldıktan sonra hükümet içindeki çekişmelerden bahsetmektedir. 1908, 31 Mart Vak’ası ve Birinci Dünya Savaşı esnasındaki İttihatçıların faaliyetlerini anlatmaktadır. Mithat Paşa’nın sürgün edilmesinden II. Abdülhamid’in ıslahatlarına, 1908 Devrimi’nden Vahdeddin’in ülkeyi terk edişine, Arap bölgeleri için atılan adımlardan Arap isyanının nasıl başladığına, Arabistan’ın Osmanlı’nın elinden nasıl çıktığından Cumhuriyet idaresinin bu bölgeye karşı nasıl bir tavır takındığına, saltanat ve hilafetin nasıl ilga edildiğinden İbn-i Suud’un ve Vehhabilerin Mekke ve Medine’yi nasıl ele geçirdiklerine kadar çok geniş bir yelpazede tarihi bilgiler sunmaktadır. Son Mekke Emiri, içeriği itibariyle Osmanlı’nın Arabistan’ı kaybına dair ilk elden yazılmış bir kaynak olma özelliğine de sahiptir.
Author:
George Stitt
George Stitt
Translator:
Yusuf Selman İnanç
Yusuf Selman İnanç
Estimated Reading Time: 9 hrs. 31 min.Page Number: 336Publication Date: June 2018Publisher: Kronik KitapOriginal Title: A Prince of Arabia: The Emir Shereef Ali Haider
ISBN: 9789752430631Country: TürkiyeLanguage: TürkçeFormat: Karton kapak

Comments and Reviews

See All
10/10 puan verdi
Paylaşılmayan Emirlik Makamı
Ali Haydar Paşa’nın Hatıratlarıyla: Arap İsyanı Osmanlı yönetimi, Arabistan yönetimini ellerinde tutmak için ve Arap İsyanını başlatan Şerif Hüseyin’e karşı, Şerif Ali Haydar Paşa’yı 1916'da tayin etmişlerdir. Böylece Şerif Ali Haydar Paşa, son Osmanlı Mekke Emir’i olarak karşımıza çıkar. Ancak İngilizlerin desteklediği Şerif Hüseyin’e karşı
Reklam
336 syf.
·
Not rated
Günlükleri ve mektupları önemsemek gerekiyor. Çünkü bunlar en sıradan insanların bile, yaşadıkları devirlerle ilgili önemli bilgilere ulaşmamıza sebep olabiliyor. Kaldı ki, Şerif Ali Haydar, Peygamber soyundan gelen, Osmanlı bürokrasisi içinde yer edinen, bir dönem adı Mekke Emirliği için geçen ve resmi olarak oraya atanan bir isim. Şerif Ali Haydar’ın bir İngiliz subaya teslim ettiği hatıratından ortaya çıkarılan bu eser, 1900’lerin başından itibaren Osmanlı Anadolu-Arap coğrafyasının hikayesini görmemizi sağlayabiliyor. II. Abdülhamid, İttihat Terakki, Cihan Harbi, Vahideddin ve son olarak ise Halife Abdülmecid dönemlerinin işlendiği hatıratta Şerif Ali Haydar’ın Türklere sadık bir kişi olduğunu görebiliyoruz. Tercümanın önsözde belirttiği gibi, Arap isyanını yok sayamıyoruz ama Arapların topyekün isyancı olduğunu da söylemek doğru değil. Özetle, Şerif Ali Haydar’ın hayatı Osmanlı’nın yıkılışı ve yeni bir Arap dünyasının kuruluşu ile yeni Türk devletinin ortaya çıkışını kişisel bir hayat ile birlikte anlatılıyor.
336 syf.
8/10 puan verdi
·
Read in 5 days
Düşenin dostu olmaz
Kitabın yazarı Şerif Ali Haydar efendinin eşi tarafından (Eşi İngiliz asıllı) akrabası. Kendisi de aynı dönemlerde yaşamış ve Türkiye'de görev almış bir İngiliz Subayı. Bir İngiliz gözünden İhanetler, rüşvetler, siyasi oyunlar, savaşlar Osmanlının son yüzyılına bakmak isterseniz doğru yerdesiniz. Not: Osmanlının son 200 yılı adamı dert sahibi yapar. Kitaptan aldığım bazı notlar: 1- Kitapta yazar Sultan Abdülhamid için "Abduşşeytan" diyor. Bir İngiliz Subay'ının Sultan Abdülhamid için böyle demesi bile ne kadar büyük bir sultan olduğunu anlamak için yeter. 2- Yine yazarımız maalesef memleketimiz için her türlü hainliği ve ahmaklığı yapmış, Kurtaracağız diyerek göreve gelip bir yıl geçmeden İmparatorluğu parçalayan, kanlı idamlar, basın yasakları çıkaran Jön Türkler ve devamı İttihatçılar içinse "Acemi olmasalar aslında iyi çocuklar" diyor. 3- Düşenin dostu olmaz. O yüzden Araplar bize ihanet etti sözleri lafı güzaf. Kitapta bu durumu iyice anlıyorsunuz.
336 syf.
9/10 puan verdi
·
Liked
·
Read in 5 days
Kitabın bazı bölümleri anı, bazı bölümleri de tarih ve gözlem niteliğinde. Oldukça güzel ve nitelikli bir kitap. Anı kısımları Şerif Ali Haydar ve ailesine ait. Bir kısmı da aile içi mektup. Tarih kısımları İstanbul işgalinde görev yapan bir subay olan yazara ait. İki yönüyle birleştirmiş kitabı yazar. Özetle doğumundan ölümüne Şerif Ali Haydar ve Osmanlının son dönem Hicaz politikaları.
Reklam
336 syf.
·
Not rated
·
Liked
Bu kitap İngilizlerin gözünden Osmanlı'ya bir bakış aynı zamanda Araplar ın iktidar mücadelesini anlatan bir hatırat. Kitabın ismi bence yanlış. Osmanlı Arabistanı Nasıl Kaybetti ismi bu kitapta pek incrlenmemiş. Ancak çok önemli bir ders var. Mustafa Kemal Atatürk ne yaptıysa doğru yapmış. Çünkü Arap Emirleri, şeyhül islam lar Halifeler dini siyaset aracı olarak kullanmış ve faydalanmış. Tek dertleri koltuk ve makam sevdası daha doğrusu kendi ikballeri ve gelecekleri olmuş. Güç merkezi neredeyse oraya yanaşmış. Arap tan Türk e dost olmayacağını bir kez daha gösteren iyi bir kitap olmuş. Hatıratı yazan kişi Osmanlı'nın Arabistanı ihmal ettiği ve aç bıraktığı için kaybettiğini söylüyor ki kitabın tamamını okuyunca kendi anlattıkları bu savı yalanlıyor. Zira tek fakir olan Arap bölgesiymiş gibi Anadolu'dan bahsetmiyor bile. Arap ihanetinin para makam uğruna olduğu bu kitapla belgelenmiş hemde kendi ağzından.
336 syf.
8/10 puan verdi
Dönemin dinamiklerini anlamak, ihanete giden süreçte bizim de hata ve zulümlerimizle ortamı uygun hale getirdiğimizin farkına varmak için okunması gereken bir kitap.
100 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.