Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Sosyoloji Notları

Nilgün Çelebi

Sosyoloji Notları Gönderileri

Sosyoloji Notları kitaplarını, Sosyoloji Notları sözleri ve alıntılarını, Sosyoloji Notları yazarlarını, Sosyoloji Notları yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
... Yapısalcılık; Levi-Strauss 'dan Gidelier'ye, Althusser' den Braudel'e dışsal dünyayı stilize ederek zihinde yeniden kurmaya yönelir. Zihinde kurgulanan asolandır, köpük olmayan, toz olmayandır. Yapı, görünen değil, görünmeyendir. Kandırılamayanların gördüğüdür, akıl gözüyle bakıldıkta görülecek olandır. Bilime bizi mecbur edendir. Zira Marx " nesnelerin dış görünüşü ile iç yapısı aynı olsaydı, tüm bir bilim etkinliği gereksiz olurdu" demiştir. İşte, yapısalcılar bu görünmeyen onto' yu aramış, o onto' nun peşine düşmüşlerdir. ...
Sayfa 239Kitabı okudu
... Weber değilse bile şunu biliyordu: Bizler büyüsü ve rasyonalizasyon hayatlarımızı parçalamış, anlam çerçevelerimizi yok etmiştir. Kutsal olan tahrip edilmiş, yerine herhangi bir çerçeve konmamıştır. Artık, ne din ne sanat ne bilim ne insan ne de toplum kutsaldır. Bunlar mekanikleşmiştir. Büyük zincir bir kez kopmuş, inci taneleri dört bir tarafa dağılmıştır. Yerine inşa edilen dünya, kutsalın bulunmadığı bir dünyadır. Bu dünyada insan ve onun akıl yürütmesi tek başına dikelmektedir. ...
Sayfa 165Kitabı okudu
Reklam
... Siyasi mücadele sadece rakiplerin alt edilmesine değil fakat halkın rızasının alınmasına da yönelen bir mücadeledir. Mücadelede taraflar emeğin ya da şiddetin yandaşları olarak ayrılmışlardır. ...
Kaldı ki zorunluluk ölümdür, özgürlük kendini gerçeklemedir. Geçici olan hayat, kalıcı olan sözdür. ...
Reklam
Olaylarla Akımların Dansı
Modernleşme teorileri farklı başlangıç noktalarında yola çıksalar bile, tüm toplumların ortak bir çizgiye gelebileceklerini sayıltılar. Bu, Sistem yaklaşımında eş sonuçluluk olarak ifade edilir. Modernleşme tarihi veriyi, moderni engelleyeceği düşüncesiyle bir yana atar; tarihten gelenin bugünü tetikleyici gücünü umursamaz. Tarihsel veri demode olandır. Modernleşmeciler kültürel olanı gelenek diye niteleyip onu modernleşmenin ayak bağı olarak niteler.
Bir Diğer Geciktiren
Yeni çağın historia'yı tek bacağından, empeiria'dan yakalayarak kurduğu bilim söyleminin odağı 19.yüzyıla kadar sadece doğa bilimleridir. İlk çağda theoria etkinliği içinde objeleştirilen (inceleme konusu haline getirilen) insan ve insan birliktelikleri orta çağda bu konumlarını yitirmiştir. Rönesans ile başlayan insan üzerine düşünme, başlangıçta insanın aklına vurguda bulunan rasyonalizm ışığında gerçekleştirilir. İnsanın objeleştirilmesi, 17.yüzyıldan itibaren polity'nin doğal hukukçu Hobbes tarafından geliştirilen sözleşme kavramı ışığında temellendirilmesi girişimiyle yön değiştirir. Descartes'la eksikliği görülmeye başlanan insanın yerine insan birliktelikleri, polity formunda, düşünürlerin inceleme objesi haline gelir. Onyedinci yüzyıl polity'nin işleyişinin modernite projesi referans alınarak anlamlandırılmasının başladığı dönemdir. Proje yönlendirilen etkinliktir.
Sosyal Birim Bir: Sosyal Kişi
Benlik, ötekilerin tıpkısı bir sosyal ben'in ferdi ben yerine geçmesiyle değil fakat ötekileri de tanıyan bir sosyal ben'den dolayımlanarak kurulmaktadır. Bu, beklenen rollerin muti (uyan) oyuncusu olmakla değil fakat yeni davranış örüntüleri tesis edebilecek bir gerçekleştirilen rol oyuncusu olma yolunda verilen emekle ulaşılabilecek bir benliğe işaret etmektedir. Bu noktada, benliğin 'introjected (içedönük)' değerlerle sarılıp sarmalandığını ve başka bir benlik geliştirme yolunun bulunmadığını varsaymanın hatalı olduğunu dikkate almak gerekir. Ben'in yabancılaşması aşılamayacak bir süreç olarak görülmemelidir. Bu, kuşkusuz kolay değildir. Ama, olanaksız da değildir. Zira, kültür tarihle birlikte vardır; değişmeyle, dönüşmeyle birlikte vardır.
Socius'un Epistemik Koordinatları
Sosyologdan en genelde beklenen ise sosyoloğun sözlerinin insanın kendini gerçeklemesine destek olması, katkıda bulunmasıdır. Bunun yolu insanın emeğine el konması mekanizmasının deşifre edilmesinden geçmektedir. Sosyolog insan emeğinin sömürülmesine dikelmelidir ki insanın kendini gerçeklemesine katkıda bulunabilsin.