"Güneş çoktan batmıştı ve Hilla şehrinin üzerine siyah kadifeden bir pelerin gibi kaplayan gecenin yüzünde, sayısız yıldız, saçılmış inci taneleri gibi parıldamaktaydı."
" Bizi Kehkeşan'ın ( Samanyolu) kolları arasında, ayları, günleri, seneleri, dört güzel mevsimi, geceleri ve gündüzleri sağ salim yaşatan, yediren içiren, gördüğün, işittiren ve mışıl mışıl uyutan Rabbimize hamd olsun..."
"Galaksimizi tanıyalım"
Bu türden klasik başlıklar vend hep küçük çaplı bir mide ağrısına sebep olmuştur. Sanırım okul yıllarından kalma bir rahatsızlık! Benim ilköğretim yıllarımdaki Hayat Bilgisi ve Fen Bilgisi kitapları, bunun gibi yapmacık basma kalıp başlıkla doluydu. Ve üzerinde böyle bir başlığı taşıyan hiçbir ünite, tanıtmaya çalıştığı şeyi yeteri kadar tanıtamazdı.
Bugün, güneş enerjisi ile saatlerce yol alabilen arabalar yapıyorlar. Ama insanlık hâlâ daha, ürettiği makineleri çalıştırmak için, başının üstündeki bu büyük enerji kaynağından çok, ayaklarının dibindeki petrole muhtaç...