Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Sultan Güç ve Hassasiyet

Ahmet Uçar

Sultan Güç ve Hassasiyet Sözleri ve Alıntıları

Sultan Güç ve Hassasiyet sözleri ve alıntılarını, Sultan Güç ve Hassasiyet kitap alıntılarını, Sultan Güç ve Hassasiyet en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Yavuz Sultan Selim hanım ve Yıldırım Bayezid Han'ın üstünde baştan sona kadar ayeti kerime yazılı hırkaları, kaftanları vardı. Bunları namazda ve harp esnasında teberrüken giyerlerdi.
Sayfa 23 - Hamidiye KitaplığıKitabı okudu
Batı’da Fatih Nefreti
Yerli mankurtlarımıza ilham kaynağı olan Batı’da, günümüze kadar Konstantinopolis’in İstanbul oluşunun intikamını almak için Fatih’le ve fetihle alakalı yüzlerce eser ve binlerce makale kaleme alınmıştır ve bu türden te’lifat halen de devam etmektedir.
Reklam
..Osmanlının son devrinde ortaya çıkan “dış kaynaklı” sözde “ıslahat“ hareketleri de; Osmanlı yönetimi tarafından çok başarılı bir şekilde takip edilmiştir. Özellikle Blunt, Lawrence, Bell vb. İngiliz ajanlarının desteklediği Bahailik, Selefiyye, Arap milliyetçiliği ve Vehhabilik gibi “doğru yolun sapık kolları”; Osmanlı yönetimi tarafından “hem teşhir, hem teşhis, hem de tahdid” edilmişlerdir.
Sayfa 108Kitabı okudu
Dillerde asırlardır dolaşan bir söz vardır: ‘Kuran-ı Kerim Hicaz’da nazil oldu, Mısır’da okundu, İstanbul’da yazıldı.’ diye. Bu söz bile Türk hattatlarının bu sanattaki üstünlüklerini göstermeye kâfidir.
Hindistan Müslümanları, Sultan İkinci Abdülhamid Han tahttan indirilmeden evvel İttihad ve Terakki idaresine bir mektup yazarak: “ Lütfen Abdülhamid Han'ı tahttan indirmeyin. Çünkü Osmanlı gemisi ancak onun gibi tecrübeli bir kaptan sayesinde selamet sahiline çıkabilir” demişlerdi.
Sayfa 90 - Hamidiye kitaplığıKitabı okudu
İngiltere, Fransa, İtalya gibi diğer Batılı ülkelerin edebiyatında ise durum oldukça vahimdir. Devirlerinin dram anlayışı ile hareket eden bazı Batılı yazarlar yazdıkları ile korkunç, kanlı, tüyleri ürpertici trajik sahneler meydana getirmeye çalışmışlar ve bazı tarih kitaplarındaki, Türklerle ilgili yanlış bilgiler de onların bu gayeye ulaşmasında kolaylık sağlamıştır. Böylece, Fatih Sultan Mehmed’in İrene’nin başını uçurması, Kanuni Sultan Süleyman’ın oğlu Mustafa’yı boğdurtması ve Yavuz Sultan Selim’in babası Sultan İkinci Bâyezid’i zehirlemesi gibi uydurma bilgiler, tiyatro yoluyla birer tarihi hakikatmış gibi halka sunulmuştur.
Sayfa 230Kitabı okudu
Reklam
Osman Gazi'nin oğlu Orhan Bey'e Nasihati
"Ey devlet ve İkbal sahibi oğlum!... Zalim olma!... Âlemi adaletle şenlendir ve Hazreti Allah'ın yolunda gayreti terk etmeyerek beni şâd et!... Fetih hareketine devam ederken Rum memleketlerine de Adalet götür. Ulemaya riayet eyle ki din işleri nizam bulsun!... Nerede bir ilim ehli duyarsan, ona rağbet et, İkbal ve yumuşaklık göster!... Askerin ve malın ile gururlanıp, alimlerden uzaklaşma!... Padişahlığın aslı ve esası İslamiyet'tir. Bu sebeple Hazreti Allah'ın emirlerine muhalif bir iş yapmayasın. Bizim yolumuz Allah yoludur ve gayemiz Hazreti Allah'ın dinini yaymaktır. yoksa kuru kavga ve cihangirlik davası değildir. Bu alemde benim maksadım, gayem hep İslam dininin zaferi oldu. Sana da bunlar yaraşır. Daima herkese ihsan'da bulun!... Memleket işlerini gör!... Rabb'inin lütuf ve yardımının sana yakın olmasını istersen gece gündüz halkı korumaya çalış."
Sayfa 16 - Hamidiye KitaplığıKitabı okudu
Dillerde asırlardır dolaşan bir söz vardır: "Kur'an-ı Kerim Hicâz'da nazil oldu, Mısır'da okundu, İstanbul'da yazıldı" diye. Bu söz bile Türk hattatlarının bu sanattaki üstünlüklerini göstermeye kafidir.
Sayfa 23 - Hamidiye KitaplığıKitabı okudu
Sri Lanka’da bile Sultan İkinci Abdülhamîd’i araştırma enstitülerinin kurulduğu bir devirde, bizim bunu ihmal etmemiz büyük bir vefasızlık olur.
Papazdan Misyonerlere Tavsiye
Bir Müslüman’a dinini bırak dersek, onların İslam’ı bırakması asla mümkün değildir. Nitekim 25 yılda ancak 25 Müslüman’ı Hıristiyan yapabildik. Onlar buna karşılık her gün en az 25 Hıristiyan’ı Müslüman yapıyorlar. Biz Müslümanlara: ‘Sizin dininiz olan İslamiyet, mücevher yüklü çok kıymetli bir gemiye benziyor. Ama bu geminin yükü taşınamayacak kadar çok fazla, çok ağır. Gemi bu yükü taşıyamıyor. Geminin ve yolcularının karşı kıyıya batmadan ve sağ salim geçebilmesi için, bu yüklerin bir bölümünü denize atmamız gerekiyor’ demeliyiz. Böylece mübahlardan, müste haplardan, sünnetlerden başlayarak, vaciplere, farzlara gelinceye kadar onlara geminin bütün yüklerini boşalttırmalıyız. Böylece gemi karşıya geçse de boş geçmeyeli!..”
45 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.