Bu kitap beni ziyadesiyle aydınlattı. Bir çok imamın bidat ehline karşı reddiyelerinin toplanmış olduğu muhteşem bir eser. Sahabe , tabiin ve tebitabiin dönemindeki bidatlara sünnet ile ağır bir darbe vurulmuş ve hepsi gereken delilleri vererek , bidatları ortadan kaldırmışlar biiznillah. Günümüz cemaatler, bir kaç slagon ile islami en iyi yaşadıklarını zannederek , cahil halkı etrafına topluyorlar. Onlara Tağutu sistemi reddedin, sakın askerine ve okullarına gitmeyin, oy kullanmayın gibi kısır bir döngünün içine sokuyorlar. Bunlar elbette gerekli ama sadece bunlar yetmez. Kuran mahlûk fitnesi, iman marifdir fitnesi, kader konusu. Aslında cemaat önderleri insanlara bunları hiç beyan etmeden , sünnetin bildiğimizden daha fazla önemli olduğunun altını çizmeden (Sünnet isteğe bağlı gibi, yapmasan bi günahı olmaz gibi göstererek) insanları tasavvufcular bidat ehli, onlar şirk içinde yüzüyor diyerek insanlara yön veriliyor. Elbette tasavvuf adı altında insanlara islamda olmayan şeyler işleniyor evet onlar şirk koşuyor, peki ya siz işlediğiniz şirklerden neden tevbe etmiyorsunuz. Bu kitap , tevhid ve sünneti öyle bir anlatmış ki;hiç bir cemaat ve tarikatlarda insanlara anlatılan tevhid ve sünnet gibi değil.
Çok muhteşem bir kaynak, mümkünse kitapliginizda en az 3 tane bulundurun . Ömer el-hattab ile başlayan muhteşem eseri okurken insanı şaşırıp ne kadar cahil kişilere inanmışım, diyesi geliyor insanın.