Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Sonuçlar ve Olasılıklar

Sürekli Devrim

Lev Troçki

Sözler ve Alıntılar

Tümünü Gör
Sosyalist devrim ulusal sınırlar içinde başlar -fakat bu sınırlar içinde tamamlanamaz. Proleter devriminin, Sovyetler Birliği de- neyiminin de gösterdiği gibi uzun bir süre için dahi olsa, ulusal sınırlar içinde kalması ancak geçici bir durum ola- bilir. Tecrit edilmiş bir proletarya diktatörlüğünde, ulaşılan başarıların yanısıra kaçınılmaz olarak iç ve dış çelişkiler de gelişir. Tecrit edilmişlik durumunun devam etmesi ha- linde proleter devleti en sonunda bu çelişkilerin kurbanı olur. Buradan tek kurtuluş yolu, gelişmiş ülkelerin prole- taryalarının iktidarı ellerine geçirmesidir. Bu açıdan bakıl- dığında ulusal devrim kendi kendine yeterli bir bütün de- ğildir; o, uluslararası zincirin yalnızca bir halkasıdır. Ge- çici alçalış ve yükselişlerine rağmen uluslararası devrim sürekli bir süreç oluşturur.
Devlet kendi başına bir amaç değildir; hakim toplumsal güçlerin elinde bir makinadır, o kadar. Her makina gibi de, bir motoru, aktarma ve yürütme cihazları vardır. Devletin itici gücü sınıf çıkarıdır; motor cihazı, ajitasyon, basın, kilise ve okul propagandası, partiler, sokak toplantıları, yazılı talepler ve isyanlardır. Aktarma cihazı ise, kast, hanedan, estate ya da sınıf çıkarlarının tanrının iradesi (mutlakiyet) ya da ulusun iradesi (parlamentarizm) olarak gösterilen yasama örgütüdür. Son olarak yürütme cihazı, polisiyle, mahkemeleriyle, zindanlarıyla ve ordusuyla birlikte hükümettir.
Reklam
Genel olarak aşamaların atlanamayacağını söyle- mek saçmadır. Yaşayan tarihsel süreç her zaman, geli- şim sürecinin bütünlüğünün teorik olarak bifeşkenlerine ayrılması ile ortaya çıkan yalın «aşamaların>> üzerinden sıçramalar yapar. Aynı şey, kritik anlarda devrimci poli- tikadan da beklenir* Bir devrimci ile bir vülger evrimci arasındaki ilk fark, böylesine anları görebilme ve kul- lanabilme yeteneklerindedir
Lenin, herzaman proletaryanın öncü rolünden hareket ederek, işçi ve köylülerin devrimci demokratik işbirliği ge- reğini vurgular ve geliştirirken -ve bunu hepimize öğretir- ken- ben, değişmez bir biçimde bu işbirliğinden hareket e- derek, yalnızca cephe içinde değil fakat aynı zamanda bu cephenin başına geçecek hükümet içinde de proletarya- nın önderliği gereğini vurguladım. Bunun dışında bir ay- rılık yoktur.
Proletarya kırsal kesime öncülük eder, onu harekete çeker, planlarının başarısında ona pay ayırır. Ancak proletarya, kaçınılmaz olarak, öncülük durumunu korur. Bu, «proletarya ve köy- lülüğün diktatörlüğü» değil, köylülük tarafından destek" lenen proletarya diktatörlüğüdür.
Lenin'in gözünde beni Bolşevizmden ayıran sürekli devrim değil, uzlaşmacılığım idi. «En iyi Bolşevik» olabil- mem için, gördüğümüz gibi, Menşevizm ile herhangi bir anlaşmanın imkansızlığını anlamam yetiyordu
Reklam
Proletarya ve köylülüğün demokratik diktatörlüğü formülüne karşı çıktım, çünkü bu formülün eksikliğini, gerçek diktatörlüğün hangi sınıfın elinde bulunacağı sorusunu cevapsız bırakmasında görüyordum. Çok büyük toplumsal ve devrimci ağırlığına rağmen köylülüğün gerçekten bağımsız bir parti yaratamayacağını ve hele hele devrimci iktidarı böylesine bir partinin eline hiç veremeyeceğini göstermeye çalıştım.
100 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.