Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Tanrı Komplosu

Osho

Öne Çıkan Tanrı Komplosu Gönderileri

Öne Çıkan Tanrı Komplosu kitaplarını, öne çıkan Tanrı Komplosu sözleri ve alıntılarını, öne çıkan Tanrı Komplosu yazarlarını, öne çıkan Tanrı Komplosu yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Sen sadece yarının daha iyi olacağına dair umudunla yaşıyorsun. Sadece öldükten sonra sonsuza kadar cennetin keyfini süreceğine dair umutla yaşıyorsun. Bu yüzden Tanrı fikrinden vazgeçmek zor. Tanrı hiçbiryerde değil. Sen varsın, Tanrı yok. Varoluş var, Tanrı yok. Tanrı varoluşa eşdeğer olamaz. Tüm evren zeki, ilgili, merhametli, sevgi doludur ama bir kişi değildir. Hiçbir şekilde sınırlı değildir; sınırsızdır, sonsuz ve ebedidir. Hiçbir başlangıcı ve sonu yoktur. Sürekli daha yüksek tepelere doğru evrim geçirmekte, sürekli daha derinlere erişmektedir. Gökyüzünün ötesinde başka gökler vardır; varoluşun sonu yoktur, sınırsızdır. Tanrı sınırlı olmak durumunda. Tanrı insan zekasının bir kurgusudur, varoluş değil.
Sayfa 135 - Ovvo YayıneviKitabı okudu
Her tabuda sansürsüz bir şekilde söz ettiğim için tüm dünyada lanetlendim çünkü seksten ölüme hayatla ilgili her şeyi bilmek istiyorum. Ancak o zaman seks ve ölümün ötesine geçebilirsin. Kendi anlayışında seks ve ölümün ötesinde olan bir şeye yaklaşmaya başlayabilirsin. Bu senin sonsuzluğun, senin yaşam enerjin, saf enerjindir. Seks aracılığıyla bedenin doğar, sen değil. Ölüm bedenin öldürür, seni değil.
Sayfa 48 - Ovvo YayıneviKitabı okudu
Reklam
Nietzsche aslında hayatının son dönemini deli olarak geçirmedi, bu onun olumsuz yaklaşımının kaçınılmaz sonucuydu. Bir zeka sadece negatif olabilir; tartışabilir ve alaycı yaklaşabilir ama seni herhangi bir şekilde besleyemez. “Hayır” bakış açısı, olumsuz bakış açısı hiçbir şekilde seni besleyemez. Nietzsche Tanrısını kaybetmişti, yani teselli kaynağını yitirmiş oldu. Delirmek üzere özgür kalmış oldu.
Sayfa 34 - Ovvo YayıneviKitabı okudu
Ya inanan, ya inançsız biri olman gerek; bir şeyin ya yanında ya karşısında olman şart. Zihin sana üçüncü bir seçenek sunmuyor. Bunun nedeni basit: üçüncü seçenek zihnin ölümüdür. Zihin uçlarda yaşar; bu onu besleyen şeydir. Tam ortada, iki kutupluluğun ortadan kaybolduğu ve zıtlıkların buluştuğu yerde zihin tüm işlevini yitirir. Zihin zıtlıkların nasıl buluştuğunu, kutupların nasıl bir olduğunu kavrayamaz. Ama varoluşta onlar buluşuyor, bir oluyor.
Sayfa 15 - Ovvo YayıneviKitabı okudu
Olumluluk ve olumsuzluk ikisi de aynıdır. Şüphe ikisinden de farklıdır. O seni inanan biri yapmaz, inanmayan biri de yapmaz. Olumluluk seni dindar biri, Tanrı’ya inanan biri yapar; olumsuzluk seni inançsız, inanmayan biri, bir ateist yapar. Şüphe seni herhangi bir şey yapmaz. Bu sadece seni sorgulayan biri yapar. İşte insanın şerefi de budur. İnanmak ucuzdur, inanmamak ucuzdur. Ama bilmek gerçekten tehlikeli bir yolculuktur.
Sayfa 13 - Ovvo YayıneviKitabı okudu
Doğruları ödüllendirmezsen yalanları ödüllendiriyor olursun. İşte bu yüzden toplum delirmiş durumda. Herkes sana doğruyu söylemeni bekliyor ama doğrular için kimse seni ödüllendirmiyor, bu da şizofreniye yol açıyor.
Sayfa 233 - Ovvo YayıneviKitabı okudu
Reklam
Ulaştığın merkez sadece senin merkezin değil, tüm varoluşun merkezidir. Merkezde hepimiz buluşuruz. Kuşlar, ağaçlar, nehirler, dağlar herkes merkezde birleşir. Dışarıda farklıyız ama merkezde tekiz. Ve bu tekliği bilmek aydınlanmadır.
Sayfa 275 - Ovvo YayıneviKitabı okudu
Ben Tanrı’nın olmadığını söylediğimde Tanrı’nın kişiliğini inkar ediyorum. Tanrı’nın olmadığını ama muazzam bir Tanrısallık olduğunu söylüyorum. O kişiliği olmayan bir enerjidir, saf enerjidir. Ona herhangi bir biçimi zorlamak çirkinliktir. Sen ona kendini yansıtıyorsun. İnsanın küçük zihni tarafından yansıtılan Tanrılardan yana değilim. Tabii ki
Sayfa 30 - Ovvo YayıneviKitabı okudu
Bir insan Tanrı’nın var olduğunu söyler, bu ifade olumludur. Diğeri Tanrı’nın olmadığını söyler; onun ifadesi de olumsuzdur. Ama ikisi de aynı gemidedir, onlar farklı insanlar değildir. İkisi de sorgulamamıştır. Tanrı’ya inanan da inanmayan da sorgulamamıştır; ikisi de başkasından ödünç alınmış bilgiyi kabul etmiştir. Şüphe inanmamak değildir; işte dinler insanların kafasını bu şekilde karıştırıyor. Onları şüpheyi inançsızlık ile karıştırıyorlar. Hakikate ulaştığında orada olumluluk ya da olumsuzluk yoktur. Sadece bilirsin; o senin tecrübe ettiğin bir şey olur. Onun olumluluk olduğunu söyleyemeyeceğim çünkü olumluluk her zaman karşısında olumsuzluk kutbuna da sahiptir. Tecrübe ettiğin bir şeyse ikisinin de ötesine geçer; kutupluluk dünyasının tamamını açmış olursun. Gerçek bilgelik budur. Şüphe gerçeğe giden yoldur. Hayır da evet de yol değildir, onlar seni engeller. Komünist de tıpkı Katolik gibi inanır. İkisi de gerçeğe bir santim bile yaklaşmadan seçim yapmıştır. İşte bu yüzden çok garip bir şey olur; inanan bir kişi bir anda inançsız biri, bir ateist olabilir, bunun tam tersi de geçerlidir. Olumluluk ve olumsuzluğun her ikisi de inanç sistemidir. Şüphe her ikisine de karşıdır.
Sayfa 10 - Ovvo YayıneviKitabı okudu
150 yıl önce bir rus kaşif Ladakh tapınağı‘nda yer alan ve İsa’nın tam olarak tarif edildiği kayıtları buldu: İsa’nın manastırı ziyaret ettiği, orada üç ay kaldığı, bir Yahudi olduğu ve Kudüs’ten geldiği, çarmıha gerilmiş olduğu ama 6 saat sonra kaçtığı… her şey orada yazıyordu. Bu rus kaşif bir kitap yazdı ama hristiyanlar bunu fark etti — ülke
Sayfa 270 - Ovvo YayıneviKitabı okudu
42 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.