Tarih-i Taberi (4 Cilt Takım)
İmam TaberiSözler ve Alıntılar
Hak Teâlâ:
-"Ey Musa! Git, peygamberliğinin hükmünü yerine getir!" diye buyurdu.
Sonra Mûsâ (a.s.) şöyle yakardı: - Yarabbi! bu gönül darlığını benden gider. Adını kolaylaştır. Dilimden de şu peltekliği çöz ki sözlerim iyi anlaşılsın!" (Tâhâ: 25-28)
Sayfa 375 - Sağlam Yayınevi, 1.Cilt
Hazreti Mûsâ için, celalli ve aceleci bir kişiydi derler. Onun için bu duada bulunmuștu. O zaman peygamber olan kişinin akıl ve anlayışının geniş ve sabrının, dayanıkllığının çok olması gerektiğini anladı. Kâfirlerin
elinden ne kadar zahmet görürse görsün sabretmeli. Ona "Sen cadısın, yalancısın demelerine!" kızmamalıydı, tahammül göstermeli, dayanmalıydı. Bundan ötürü o duada bulunmuş, yüce Allah'a o
türlü yakarmıştı. Ve Hazreti Mûsâ, kendi zayıflığını ve acizliğini söyleyerek Hak Teâlâ'dan yardım isteyince, Yüce Allah da onun duasını kabul etti. Bu yakarı, kul ile Allah arasında hoş yakarıdır. Marifet ehli arasında da duanın çok güzelliği vardır.
Yarabbi! Dilimden de peltekliği çöz, demesinin sebebi şundan ötürüydü ki, Hazreti Mûsânın dilinde pelteklik vardı. Sözlerini dili tutularak söylerdi. Derler ki o hal de șöyle olmuştu: Mûsâ (a.s.) Firavun'un sakalına (bebekken) yapıştığı zaman Mısır hükümdarı çok kızmıştı. Hazreti Mûsâ'yı öldürmeye kalkmıştı. Hatunu Ásiye:
"Bu şimdi bebektir, küçüktür. Aklı yoktur. Onu denemek gerekiyorsa ateș ile altın getirsinler, onları onun önüne koysunlar, altını bırakır ateşe yapışır, el uzatırsa aklı olmadığı ondan anlaşılır!" dedi. Vardılar, ateş ile
altnı bir sininin içine koydular. Hazreti Mûsa'nın önüne getirdiler. Çocuk
da o anda ateșe yapıştı, ağzına koydu. Od(ateş) o zaman Hazreti Mûsa'nın
dilini yakmıştı. Bundan ötürü sözlerini tutuklu tutuklu söylerdi.
Sayfa 375 - Sağlam Yayınevi, 1.Cilt
PEYGAMBER'İN (A.S.) SİLAHLARI
Hazreti Peygamber'in (s.a.v.) yedi kılıcı vardı
Birinin Adı Beyzâ idi.
Birnin Adı Zülfikar'dı.
Birinin adı Haydar;
birinin adı, Bettar;
birinin de adı, Felka idi.
Üç yayı vardı. Onların da adları; Revha, Beyza ve Safrà idi.
Üç de mızrağı vardı. Adları; Fidda, Zafere ve Fâsıla idi.
Ve bir aş'gı vardı. Bir deri kalkanı da bulunuyordu.
Sayfa 303 - 3.ciltKitabı okudu
Hazreti Ishak, İsmail'in (a.s.) ölümünden sonra 160 yıl yaşadı. Hak Teâlâ onu Şam ve Kenan illerine peygamber gönderdi
Sayfa 227 - 1.ciltKitabı okudu
Rivayet edilir ki iskender tam 72 dil biliyordu.
Sayfa 244 - 2.ciltKitabı okudu
Ramazan ayında peygamberin (s.a.v.) muhterem kızı Hazreti Fatıma (r.a) vefat etti. Bu olay da peygamberden (s.a.v.) altı ay sonra vuku bulmuştu. Hazreti Fatıma yirmi dokuz yaşındaydı. Amcasının kızı Esma (r.a) onu yıkadı. Ve Hazreti Abbas ve oğlu Fadl kabre girip onu gömdüler
Sayfa 336 - 3.ciltKitabı okudu
Ebu Cafer Muhammed'in ilimlerle ilgili kitapları olup, en meşhuru dünyanın yaratılışından kendi zamanına kadar olan hadiseleri ihtiva eden elinizdeki bu tarih kitabıdır. (Önsöz)