Tarım ve Köylü Sorunu
KolektifSözler ve Alıntılar
Köylülük ne denli aydınlanırsa, tam bir demokratik devrimden yana o denli kararlı ve tutarlı bir tutum takınır; çünkü burjuvaziden farklı olarak halkın egemenliğinden farklı olarak, halkın egemenliğinden korkacak bir şey yoktur, tam tersine kazancı vardır.
Köylülük, küçük-burjuva unsurları olduğu kadar, çok sayıdaki yarı-proleterleri de kapsar. Bu nedenle köylülük de kararsızdır, dolayısıyla proletarya sıkı bir sınıf partisi içinde toplanmak zorundadır. Ne var ki köylülüğün kararsızlığı, burjuvazinin kararsızlığından temelden farklıdır, çünkü bugün köylülük, özel mülkiyetin mutlak korunmasından çok, özel mülkiyetin başlıca biçimlerinden biri olan büyük toprak mülkiyetine el konulmasından yanadır. Böylece sosyalist olmayan köylülük, demokratik devrimin mükemmel ve en radikal yandaşı olabilir.
Devrimi sonuna kadar götürmede ancak proletaryaya güvenilebilir, çünkü ancak proletarya demokratik devrimin çok ötesine geçer
Büyük ustamız Lenin “çalışmayan yemez” diyordu. Bu ne demektir? Lenin’in bu sözleri kime karşı söylemiştir? Sömürücülere karşı, kendileri çalışmayıp da başkalarını çalıştıranlara ve onların zararına kendilerini çalıştıranlara karşı söylenmiştir. Daha kime karşı söylenmiştir? Tembellik edenlere, aylak gezenlere ve başkalarının çalışmasından yararlanmak isteyenlere karşı söylenmiştir. Sosyalizm aylaklık değil, herkesten dürüst çalışma talep eder, insanların başkaları için değil, zenginler ve sömürücüler için değil, ama kendi kendileri için, toplum için çalışmalarını ister.
Nedir bir kolhoz köylüsü? Kolhoz köylüsü, işçi sınıfının mürttefikidir. Bu köylülüğün ezici çoğunluğu köyde Sovyet iktidarının bir dayanağıdır.
Sosyalizm salt şehri kapsamamaktadır. Sosyalizm, sanayi ile tarımı üretim araçlarının toplumsallaştırılması temelinde birleşecek bir tarzda ekonominin örgütlenmesidir. Bu iki ekonomi dalının birleşmesi olmaksızın, sosyalizm mümkün değildir.
Muhalefet, köyün gelişmesi yolunun şehrin gelişmesi tarafından belirlendiğini; bizim koşullarımızda köydeki kapitalist unsurlara karşı salt tarım işçisinin, yoksul ve orta köylünün değil, aynı zamanda güçlü ekonomik kumanda tepeleri ile, Kooperariflerle ve tarımda planlı gelişmenin kaldıranları ile proletarya diktatörlüğünün tüm sisteminin durduğunu görmektedir.