Bir kimse olaylara basiret gözüyle bakarsa daha başlangıçta o olayın kötü kısmından vazgeçer, hayırlı olan kısmına nail olur ve o işin şerrinden de kurtulur.
Bir kısım insanlar da vardır ki va'z ve nasihatlar onları sadece işittiği an itibariyle etkiler. Onların durumu da kayanın üzerinde yuvarlanan su damlacığı gibidir...
Kim dünyanın sonunu düşünürse ondan sakınır. Kim yolun uzun olduğunu idrak ederse o yolculuk için hazırlık yapar. Bunları bilip de unutan kişinin hali ne tuhaftır! Bunun zararını görüp de üzerini örten ne ilginçtir! “Oysa asıl korkmana lâyık olan Allah’tır.” (Ahzab, 37) Sadece zannettiğin hususta nefsin sana galip gelirken, sen emin olduğun konuda nefsine galip gelemedin. En ilginç şey de; mutluluğun seni aldatan şeylerde, hataların seni eğlendiren şeylerde gizlenmiş olmasıdır. Sağlığınla aldandın, hastalığını unuttun. Afiyette olmana sevinmen, yaklaşan acıdan seni gafil kıldı...