Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Tekalif-i Milliye

Hikmet Özdemir

En Beğenilen Tekalif-i Milliye Gönderileri

En Beğenilen Tekalif-i Milliye kitaplarını, en beğenilen Tekalif-i Milliye sözleri ve alıntılarını, en beğenilen Tekalif-i Milliye yazarlarını, en beğenilen Tekalif-i Milliye yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
İstiklal mahkemeleri.
Suçluları ürküten, mazlumları esirgeyen bir adalet. Bir adalet ki, en inatçı kaçaklar kendi ayaklarıyla o kapıya sığındılar; en azılı haydutlar kendi istekleriyle o mahkemeye boyun eğdiler. Boş duran memurlara bile başka bir çalışkanlık hileli amirlere bile başka bir açıklık, hükümet çarkına bir başka bir dönüş geldi. ( ...) İşte onun içindir ki, İstiklal Mahkemeleri çalışmaları bu halka bir nimet, onların kaldırılışı herkese bir üzüntü olmuştu ve işte onun içindir ki, şimdi de İstiklal Mahkemeleri'nin yeniden gelişi, bütün ülkeye bir sevinç ve bir mutluluk oldu.
Mucizeler :)
İsmet(İnönü) Paşa'nın anılarında yer alan ve Fransızlarla arasında geçen bir konuşmayı aktardığı ayrıntı, Tekalif-i Milliye uygulamasının mucizeli yanını kanıtlamaktadır: "Ben Lozan Konferansı sırasında, yüzde kırk sorununu Fransızlara anlattığım zaman, biz, halkın nesi varsa yüzde kırkını aldık dediğim zaman, adamların gözleri faltaşı gibi açıldı. Şaşkınlıklar içinde, nasıl aldınız, nasıl yaptınız bunu,diye sordular. Aldık, başka çaremiz yoktu; savaşı böyle kazandık, dedim.
Reklam
"Tekalif-i Milliye uygulamalarından yakınanlar arasında, Başkomutan Mustafa Kemal Paşa Hazretleri'ne çok yakın olan Besim Atalay gibi kişiler de vardır:"O günün Anadolu'sunda, tarımsal ekonominin itici gücü insan ve hayvan emeğiydi. Savaş nedeniyle erkeklerin silah altına alınması ve Tekalif-i Milliye Komisyonları'nın da askeri taşımacılığı sağlamak için halktan öküz toplamış olması, ister istemez tarımı etkilemişti. Bunu göz önünde tutan Besim Atalay Bey (Kütahya), halktan alınan bu öküzlerin her gün öldüğünü belirterek, askerin elindeki bakımsız öküzlerin bedelsiz olarak köylülere verilmesini önermiştir. ( .. )Besim Atalay Bey, 'Öküzlerin gözümüzün önünde ölmelerini engelleyemeyen bizler, acaba dünyada hangi devrimi yapacağız?' diye sormuş ve öküzlerin ölümünü engelleyemeyen bir yönetimin daha büyük dertlere çare bulamayacağı görüşünü savunmuştur."
Çarıksız askerlerin kurtardığı vatan..
Her ilçede bulunan ilçe hane sayısınca, birer taktın çamaşır, birer çift çorap ve çarığın en son 1O Eylül 1921 gününe kadar hazırlanması ve komisyonlar ambarlarına verilmesi zorunludur. Örnek olarak, 1O bin hane bir ilçe, kesinlikle O bin takım çamaşır ve 1O bin çarık ve çorap verecektir.
CumhuriyetKitabı okudu
ünlü Mareşal Erich Ludendorf, Der Totale Krieg (Topyekün Savaşı) adlı yapıtında, "anlatmak istediklerinin göz kamaştıran uygulamasının Türk Milli Mücadelesi'nde" olduğunu yazmıştır.
"Rıza Bey {İstanbul) - ( ... ) Samsun'dan dört deveciden bir telgraf aldım. Adıma yazıyorlar; diyorlar ki, Tekalif-i Milliye adı altında memleketin en zenginlerini oluşturan tüccarlardan yüzde 40 aldınız. Bunlar, Tekalif-i Milliye ile verdikleri malın yüzde 20'sini, geri kalan yüzde 60'ının fiyatlarına zam ederek satıyor ve zararını çıkarıyor. Biz hala bu Tekfilif-i Milliye belasından kurtulamadık ve sürekli olarak bunu bizi hakkımızda uyguluyorsunuz.
Reklam
Lord Kinross'tan
Bu savaş, Mustafa Kemal'in öteden beri öngördüğü gibi topyekün bir savaştı: 'Savaş, yalnız iki ordunun değil, iki milletin bütün varlıklarıyla ve ellerindeki her şeyle, bü­tün elde tutulur ve tutulmaz güçleriyle birbiriyle karşı karşı­ ya gelmesi ve birbiriyle vuruşması' demektir. Bundan dolayı bütün Türk milletini, cephede bulunan ordu kadar, düşünce olarak, duygu olarak ve eylem olarak ilgilendirmeliydim. Milletin her bireyi, yalnız düşman karşısında bulunanlar de­ğil; köyde evinde, tarlasında bulunan herkes, silahla vuru­şan savaşçı gibi kendini görev almış duyarak, bütün varlığı­nı mücadeleye verecekti.
lngiltere'de, Türk ordusunun zafer kazanması şöyle dursun, direnme gücü bile kalmadığına inanılmaktadır.
CumhuriyetKitabı okudu
Mustafa Kemal Paşa, Meclis'ten neden bu tür bir yetki istemiş ve bunda ısrarlı davranmıştır? Bu sorunun yanıtı, onun ne eleştirilerinde çoğu zaman ölçüyü kaçıran insafsız muhaliflerinden kurtulmak, ne de meclisi saf dışı bırakmak isteğidir. Dönemin maliyesi üzeri ne ayrıntılı incelemelerde bulunan bir uzman olan Alptekin Müderrisoğlu, böyle bir yetkinin asıl, maliye politikası açısından, ordunun gereksinmelerini ivedilikle karşılamak için kaçınılmaz bir zorunluluk olduğu görüşündedir:
CumhuriyetKitabı okudu
Dördüncü günü sabahından başlayarak belirtilen silah ve cephaneyi sakladığı ve hile kullanarak vermediği anlaşılanlar ve silah toplama araştırmasında kötü işlem ve davranışta bulunanlar idam olunurlar.
28 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.