Türkçesi “Güneş de bir yıldızdır”. Bu kitabın filminin fragmanını Türkiye’deyken görmüştüm, hiç aklıma bir gün kitabını okuyacağım ihtimali gelmezdi. Geçen sene İngilizce dersinde roman projesi için okumuştum, hasta olduğum için okula gidip kendim seçemedim o yüzden son kalan kitabı almak zorunda kaldım, şanslıymışım ki o da bu kitaptı. Güneş de bir yıldızdır, kendi beğenmedikleri ve gençlik temalı her romana ‘ıyy ergen misin ya’ diye yorum yapan kitlenin zevk ala ala linçleyeceği türden bi kitap, ama bana kalırsa çok tatlı ve sürükleyici. Ana erkeğimiz Daniel, duygularıyla, baş kızımız Natasha mantığıyla hareket eden kişilikler. Kitabı özel kılan özelliklerden birisi de bütün olaylar dizisinin bir günde geçmesi. Tatlı erkeğimiz Daniel tesadüfen sokakta rastladığı Natasha’dan etkilenir ve hislerinin karşılıklı olmasını sağlamak için Natasha’dan bir gün ister, daha doğrusu, Natasha’nın ona verecek bir günden daha fazla süresi yoktur çünkü 24 saat içerisinde deport edilecektir. Tatlı olmasının bir diğer sebebi de yazarın karakterleri kendinden ve eşinden esinlenmesi, kendisi Natasha gibi Jamaika’lı iken eşi de Daniel gibi Kore’li, ve röportajında dediğine göre karakterlerin kitap boyunca yaptığı gibi hayatın anlamı hakkında sık sık konuşurlarmış, bu sebebini anlayamadığım bi şekilde çok hoşuma kaçtı~ Çok dokunaklı ve şirin bi roman, vaktinize değiceğine eminim, şimdiden iyi okumalar:)