Terzi usulü bağdaş kurarak oturur ve sofranın çevresini dolanabilecek kadar uzun mavi bir peçeteyi hep birlikte kullanırlar. Bismillah dedikten sonra birer ayak uzunluğunda tahta kaşıklarla pilavlarını yerler.
Ağlamayı bilmeyenler veya ağlayamayanlar ya da bu zahmete girmek istemeyenler (taziyelerde) ağlayıcı kadınlar tutarlar. Bu kadınlar çok iyi para kazanırlar.
Türkler saçlarını kazıtırlar ve Frenkler'in saçlarını uzatmalarını tuhaf karşılarlar. Çünkü "şeytan uzun saça yuva yapar" derler. Saçlarını kazıttıkları için de bizim saçlarımızı iyi taramazsak maruz kaldığımız bin bir türlü pislikten kurtulmuş olurlar.
Türkler, kadınların cennete gitmeyeceklerine inanırlar ve onları çok çok akıllı hayvanlar derecesinde görürler.
Not: Birçok seyyah gibi Thevenot da işine geldiği gibi yazmıştır.