Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Topraktan Ayrılalı

Sadık Koç

En Eski Topraktan Ayrılalı Sözleri ve Alıntıları

En Eski Topraktan Ayrılalı sözleri ve alıntılarını, en eski Topraktan Ayrılalı kitap alıntılarını, etkileyici sözleri 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Parmaklarım boğazımdaki düğümü yazamıyorsa Aklıma yıllardır çalışmayan bir değirmenin hayali düşüyorsa Gece gece düşüyorsa hatırlayıp üzülüyorsam Üzüldüğümü söylediğime üzülüyorsam sonra Memlekette bazı şeyler düzelmiyorsa Memlekette bazı şeyler düzelecekse Bunu görmeye yetmeyecekse ömrüm Seni bugün doğru sevemediğimdendir Bir kuru kahır yükseliyorsa içimden Bunu Allah bilir Çünkü Allah bütün kahırları bilir Bütün söylemediklerimi Niçin söyleyemediğimi Çünkü dedim ya buram ağrıyor Çünkü kırılmışım bir mümin olarak Küsmüşüm bazı insan kardeşlerime Özlemişim de onları, söyleyememişim En iyisi söylememek diye düşünmüşüm Böyle kalbimle aklım arasında Kusur aramış kusur bulmuşum
Çünkü benim buram ağrımasa Gözlerim dolmasa bunları yazarken Üstüne düşünmesem, bak bak Nasıl da arabeske kayıyor denmesinden Çekinmesem daha rahat söylerdim Söylemeye hakkım var söyleyebilirim Çünkü benim, buram ağrıyor
Reklam
Herkes kendinden başlıyor Bir başkası olmaya Böylece evetleniyor dünya Sen o dünyanın adamı değilsin Bir dünya seçiyorsun bu yüzden kendine
Belki buraya uygun düşmeyecek ama Artık benim için bir mezardan hayatsız Çatısı çökmüş ahşap bir ev daha ibretlik Bir kerede yüzler binler ölüyor çünkü Çünkü her gün bunca ölümün sonraki günü oluyor Derken ölümlere de alışıyor insan milyonlar alışıyor
Şiire çalışırken benzer şeyler yazıp silmiştim aslında Çünkü vardır acıların da bir kullanım değeri Kendimi ayırmıyorum bundan Söz gelimi bu şiirde dünya bomba Müslüman Ölüm acı gariban Suriye Irak Arakan Kullanım değeri olan atmosferik kelimelerdi
Biri konuşsa dese ki mesela Haklı sözü üstüne almamak Hak verip uymamak Zamane insanının bir özelliği Dese ve bitirse şiiri
Reklam
Sen ey öfkemin Kudüs'ü Ey baştan ayağa öfke kesilmiş şehir Tek başına iftar sofralarındaki garipliğim ey Kötü bi söz işitinceki yetimliğim Ben içmedim nitratlı sularından senin Ben yalnız uzaktan uzağa iyi huylu atlar düşledim sana İyi huylu atlar Hamza yürekli müminleri cephelere götüren Kılıçlar düşledim kınını unutmuş Çifte su verilmiş çelikten Ya Allah bismillah diyerek dövülen Gelmedi elimden başka şey Düşledim ve yetinmediğimde bununla Kafirlerden, bir Müslüman kadar Hak verdim Venezuela devlet başkanı Maduro'ya İsrail'in Filistinlileri katlini kınamaktan Başka şey yapmayanları kınadığından Ancak buğz edebilen Müslümanlığımla
Çünkü ağrısız ve güzel akranlarım var Bunca kitapsızlıktan pahalı ayakkabılardan Demek ki haberleri yok güzellikten Güzellik oysa Bu gelen kuş mudur bomba mı yoksa Denen bir göğün altında Ağladığını düşmana göstermemektir Ağlarken gülmektir yüzüne karşı
Seni yolculuyorum Arabaya binip gidiyorsun sen Dünya ikiye bölünüyor o anda Sensizlik tarafında kalıyorum ben Tam o sırada inşallah diyor Bir bankacı bir müşteriye Tam o sırada ilk kazasını faize yormayan Bir başkası ikinci kredisini çekiyor Bankamatikler ağaçları düşünüyor tam o sırada Ardından geri zekalı mı ne dediği velinin Yüzüne gülüyor bir öğretmen tam o sırada Tam o sırada kitap okumayı hiç sevmediğini Söyleyen çiğin teki okuma alışkanlığı Kazandırmak istediğini söylüyor öğrencilerine Tam o sırada senin öğretmenlikte yirminci yılın 28 Şubat'ta zorla istifa ettirilmiş Başını örten öğretmenin yılları olamıyor Tam o sırada adet yerini bulsuncunun biri İş başında pozlar veriyor yüksek gözlere Göze gelecek bir iş yoksa da ortada Tam o sırada küçük bir dükkan sahibi Koskoca bir mağaza sahibi olarak Dikiliyor karşısına başını örten üç kızın Terbiyesizlik yapmayın bir daha benden Alış-veriş de diyerek paylıyor onları Tam o sırada hiçbir şey demeden Çıkıyor üçü birden
Okulda boş derste de okuyorum Boş derste okumak Hayatı ölmemek sanan Türkiye sevmez bir biyotürkün Bana şimdi nerede doğmak istersin deseler İsveç'te doğmak isterim derdim Cümlesiyle yırtılması demek beynimin Bunun Halepli kardeşlerimiz Katledilirken üstelik
Reklam
Karşımıza yeni yapılan güneşimizi kesen evlerde de Yaşam var ama muhtemelen hayat yok
Bir de insanı gençliğinden Hayası korur gibi sözler etmek
Paraya para demeyenler vardı Bunda bir gariplik yoktu bence Gariplikten anlamazdı onlar bizden Bir gezegeni kendine doğru yont yont Dünya olsundan anladıkları kadar
Gündüz çalışan babalar geceleri yorgundur Emekli olmaya çalışır bir taraftan Yemeği üstüne çalıştığı gibi yıllarca Üstelik anlaştığı fiyata kesik atar işveren Babaların alın teri kaç kere kurumuştur kim bilir Emeğinin karşılığını alana kadar Babamı düşünürüm son zamanlarda sık sık böyle Ve babamın nedense devleti düşünmediğini Bunun fatura ve sigorta ödemek dışında -Bu arada devlet tam ister faturayı da sigortayı da- Devletle bir alakasının olmamasıyla ilgili olabileceği Fatura ödeyen vergi ödeyen ve sigorta Babaların devletini merak ederim,böyleyken Allah başımızdakileri eksik etmesin Başımızdan diyen annelere babalara Bunu söyleten duygu düşünce Bana da gelsin
25 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.