Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Totem ve Tabu

Sigmund Freud

Sayfa Sayısına Göre Totem ve Tabu Sözleri ve Alıntıları

Sayfa Sayısına Göre Totem ve Tabu sözleri ve alıntılarını, sayfa sayısına göre Totem ve Tabu kitap alıntılarını, etkileyici sözleri 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Totem ve Tabu
..."O halde totem nedir? Kural olarak yenebilen, zararsız ya da tehlikeli ve korkunç bir hayvan, ender olarak da bir bitki ya da (yağmur, su gibi) bir doğa varlığıdır. Totemin bütün klanla özel bir ilişkisi vardır. Totem her şeyden önce klanın atasıdır."
Sayfa 8
bu geleneği çok çabuk benimseyecekler olurdu burada :D
Solomon Adalarında bir adam evlendiği andan başlayarak kaynanasını ne görebilir, ne de onunla konuşabilir. Kaynanasıyla karşılaşırsa kim olduğunu bilmiyormuş gibi davranması ve kendini saklamak için olabildiği kadar hızla kadından uzaklaşması gereklidir.
Reklam
gündüz kuşağı mevzuları
Tylor'un bu açıklaması güçlüklerle karşılaşıyor, kaynanayla damat arasındaki ilişkinin içeriğini kesin olarak açıklayamıyor ve böylece cinsel etmeni savsaklıyor.
Freud'dan damat ve kaynana yorumu
Bu duyguların bazılarının açıklaması kolaydır. Kaynana kızından ayrılmak istememekte, kızını eline teslim ettiği yabancı adama güvenmemekte, kendi evinde üzerinde hep egemen olmaya alıştığı kızına karşı bu egemen konumunu hep korumak istemektedir. Erkeğe gelince, kendisini bir yabancının istemine bırakmamaya karar vermiştir,karısına olan sevgisine kendisinden önce sahip olanlara karşı kıskançlık duymakta ve genç karısının değeri hakkındaki abartılı kuruntusunu bozmak istememektedir. Oysa bu kuruntuyu en çok bozan, birçok ortak niteliğiyle kızını anımsatan, ama güzellik gibi, karısını o denli sevdiren tazelik ve gençlik gibi şeylerin büyüsünden yoksun bulunan kaynanasıdır.
Tabu
Wundt, tabuya insanlığın yazılmamış en eski yasası der. Tabunun tanrılardan daha eski olduğu ve bu eskiliğin dinden önceki bir döneme kadar gittiği herkes tarafından kabul edilmiştir.
... her psikolojik sorun yalnızca kendisi için değil, aynı zamanda başka nedenlerden dolayı da incelenmeye değerdir.
Sayfa 28 - Alter yayınları, 2014 baskısı.Kitabı okudu
Reklam
Yasakçı tabuları bulunmayan hiçbir budun ya da hiçbir uygarlık aşaması görülemez .
Yasakçı tabuları bulunmayan hiçbir budun (ulus) ya da hiçbir uygarlık aşaması görülemez.
Tabular, en ilkel ve aynı zamanda en sürekli içgüdülerin kaynaklarında, yani şeytanların etkisine karşı duyulan korkulardadır.
Bir evreyi, daha yüksek ikinci bir evre yenerek geriye attığı zaman, birinci evrenin ikincinin yanında yine aşağı bir durumda yaşaması, saygı konusu olan öğelerinin nefret konusuna dönüşmesi mitolojide genel bir yasadır.
Sayfa 33 - Alter YayınlarıKitabı okudu
Reklam
Bazı yasakları, güttükleri amaçlarından kolayca anlayabiliriz; fakat bazı kurallar anlaşılır gibi değildir, saçma ve anlamsız gibi görünürler.
Totem ve Tabu
"Ölülerin yaşayanlar üzerinde egemen olduklarına inanıldığını biliyoruz. Fakat ölülerin aynı zamanda düşman sayıldığını söylersek buna şaşarsınız."
Sayfa 35
Bazı yasakları, güttükleri amaçlarından kolayca anlayabiliriz; fakat bazı kurallar anlaşılır gibi değildir, saçma ve anlamsız gibi görünürler. Bu gibi kurallara "teamül" görenek, formalite diyoruz. Tabu adetlerinin de aynı çeşitliliği gösterdiğini görüyoruz.
Sayfa 35 - Alter YayınlarıKitabı okudu
Nevrozlulardaki zorlanma yasaklarıyla tabular arasındaki ilk ve göze çarpar benzerlik, bu yasakların kaynaklarının da tıpkı tabularda olduğu gibi nedensiz ve anlaşılmaz görünmesidir. Günün birinde ortaya çıkan bu yasakların etkisiyle birey yenilmez bir korku altında, onların baskısını duymak zorunda kalır, bireyin üzerine dışarıdan gelen bir ceza tehdidi olması şart değildir; çünkü yasağın çiğnenmesi durumunda arkasından kesinlikle dayanılmaz bir yıkım geleceğine hasta içinden (vicdanından) gelen bir kanıyla inanmaktadır. Bu zorlanma hastaları her zaman, bu yasaklardan birinin bundan kesinlikle zarar göreceğini bize anımsatırlar. Bu zararın ne olabileceği belli değildir.
Sayfa 35 - Alter YayınlarıKitabı okudu
Yasak kendi gücünü, zorlayıcılığını bilinmeyen karşıtıyla, yani gizli ve sönmemiş kalan zevkle, başka bir deyimle, bilinçli bir sezgisi olmayan iç gereksinimle olan birlikteliğine borçludur.
Sayfa 36 - Alter Yayınları.Kitabı okudu
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.