Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

1573-1578 (Takım)

Türkiye Günlüğü

Stephan Gerlach

Sözler ve Alıntılar

Tümünü Gör
Yıkılmaları Yakındır
“Hani şu 'Osmanlı yıkılmaz' diye hep korkuyorduk ya, artık korkmamıza hiç gerek kalmadı. Zira onlar da aynı biz Hristiyanlar gibi, ahlaksızlıklarını örtmek, Allah’ı kandırmak için devasa mabetler yapmaya başlamışlar ki artık korkmayın, yıkılmaları yakındır.”
Kitap YayıneviKitabı okudu
Edirne Selimiye Camii
14 Haziran’da Türklerin en önemli camilerinden biri olan Sultan Selim camiini gezdik. Ortada bir çeşme ve minarelerinde üst üste üç kat şerefesi var. Caminin ortasındaki kubbenin içinde on sıra halinde 1.000 kandil asılı. Biz dört minareden birinin tepesine çıktık. Her minarenin 259 basamağı ve üç şerefesi var. Buradan tüm şehir görülebiliyor. Cami olağanüstü güzellikte muhteşem bir yapı, içi çeşitli renkte mermerle ve serpentin taşı ile kaplı. Binanın yapımında İtalyan köleler çalıştırılmış ve tüm harcamalarını Sultan Selim karşılamış.
Sayfa 823Kitabı okudu
Reklam
Cesedimi Köpekler Yesin
“9 Ocak 1577 - Akşam yemeğinde saygıdeğer efendim (Avusturya elçisi Baron David Ungnad) şunları anlattı: Hristiyan ülkelerden Konstantinopolis’e gelen bir tüfek yapımcısına paşalar Müslüman olmasını önermişler. O ise demiş ki: ‘Mühim olan benim sanatım ve dolayısıyla da tüfeklerim ise, benim Müslüman olmam sizi neden ilgilendiriyor? Ölümümden sonra cennete mi cehenneme mi gittiğim sizin için ne fark eder? Ben ölünce cesedimi olduğu yerde bırakın, köpekler yesin’ demiş! Bu adam günde 20 akçe alıyor.”
Sayfa 511 - Kitap YayıneviKitabı okudu
"... başvezirlik makamında Rüstem Paşa bulunuyormuş. Bu adam Sultan Süleyman'ı memleketinde sadece bir tek dine izin vermeye, özellikle de faydadan çok zarara neden olan Yahudileri ülkeden kovmaya ikna etmek istemiş. Bunun üzerine Sultan Süleyman beyaz ve san yapraklı bir çiçek koparmış ve paşaya, bu çi­çeği beğenip beğenmediğini sormuş. Paşa da, elbete beğendiğini, çünkü onu bu biçimiyle yaratanın Tanrı olduğunu söylemiş. Bu sefer Sultan Sü­leyman çiçeğin bütün sarı yapraklarını yolmuş ve paşaya, çiçeği şimdi nasıl bulduğunu sormuş. Paşa da yanıt olarak, çiçeğin artık bütünlüğünden yoksun ve renksiz olduğunu söylemiş. Padişah bir başka çiçek koparmış ve onun da beyaz yapraklarını yolmuş, sonra da az önceki sorusunu yinelemiş. Paşa gene aynı cevabı veriş. O zaman padişah demiş ki: 'Madem çi­çeklerin renkli olmalarını bir mükemmeliyet olarak kabul edip bundan hoşlanıyorsun, neden Tanrı'nın yaratmış olduğu insanların da çeşitliliklerini kabul etmiyorsun? Bir çiçekte ne kadar çok renk olursa, o kadar güzel görünür. Tıpkı bunun gibi Türkler beyaz, Müslümanlar yeşil, Rumlar mavi, Ermeniler beyaz, kırmızı ve mavi veya siyah renklerin karışımı, Yahudiler de san renkte sarık kullanırlar. Bu renklilik nasıl hoşa gidiyorsa, Tanrı da dinlerin çeşitliliğinden hoşlanır."
Sayfa 145Kitabı okudu
"Sofrada konuşulan konulardan biri de, askerlerimizin içinde bulundukları zor durumdu. Zira askerlerden hiçbiri daha yüksek bir konuma gelmek olanağına sahip değil. Eğer piyade ise, hep piyade olarak, eğer sü­vari ise, hep süvari olarak kalıyor ve parasını almak için Viyana'ya gidip 3 - 4 hafta bekliyor. Oysa Türklerde birinin soylu bir aileden gelmesi hiçbir önem taşımıyor. Kahramanlık gösteren öne çıkıyor ve giderek yükseliyor, tıpkı bir zamanlar padişahın oda hizmetkarı olan Piyale [Piyale] Paşa gibi. Örneğin bizde Karinyola'da baron rütbesinde olan biri yüksek bir makama atanabilirken, Türklerde bir çavuş olmaktan ileriye gidemez."
Sayfa 132Kitabı okudu
"... padişahın öldüğü duyulduğunda, sipahiler, yeniçeriler, acemioğlanlar ve bunlar gibi serseri takımı ortaya dökülür ve değerli eşyalara sahip olduklarını tahmin ettikleri Yahudilerin, tüccarların evlerini basar, ne bulurlarsa alıp götürürlermiş, hatta pa­şalar bile bundan kendilerini koruyamazlarmış. Sebebi de, böyle bir kargaşa vesilesiyle baskı uygulayarak maaşlarının artırılmasını sağlamakmış."
Sayfa 159Kitabı okudu
Reklam
"Sultan Süleyman'ın oğlu Mustafa İran'a kaçtığında, babası demiş ki: "Sanki papanın, İspanya Kralının veya Roma imparatorunun yanına kaçamaz mıydı?" Demek ki Türkler biz Hıristiyanları İranlılardan üstün tutuyorlar. Oysa Türkler ve İranlılar aynı dine mensuplar."
Sayfa 315Kitabı okudu
100 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.