Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Türkiye Selçuklularında Hükümet (Vezir ve Divan)

Refik Turan

Türkiye Selçuklularında Hükümet (Vezir ve Divan) Gönderileri

Türkiye Selçuklularında Hükümet (Vezir ve Divan) kitaplarını, Türkiye Selçuklularında Hükümet (Vezir ve Divan) sözleri ve alıntılarını, Türkiye Selçuklularında Hükümet (Vezir ve Divan) yazarlarını, Türkiye Selçuklularında Hükümet (Vezir ve Divan) yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Sonuç
1- “Büyük Selçuklu vezirleri umumi olarak İran asıllıdırlar.” 2- “ Türkiye Selçuklu Devleti’nin bürokratik dili, Büyük Selçuklular da olduğu gibi Farsça, yargı dili ise Arapça idi.” 3- “Türkiye Selçuklu Devleti teşkilatı Büyük Selçuklu Devleti teşkilatına göre gelişme göstermiştir. Anadolu’ya gelen güçlü Oğuz aşiretleri bu yeni fethedilen topraklara “Türkiye” dedirtecek kadar sağlam kültürel niteliklere sahipti.” 4- “Büyük Selçuklular (1040-1157) 117 yıllık bir siyasi ömre sahiptir. Türkiye Selçuklular’ı (1075-1308) ise 233 yıl gibi hiç de azımsanmayacak bir tarihe sahiptir.” 5- “Türkiye Selçuklu Devleti’nin kolay yıkılıp gitmemesi, arkasından beyliklere ve Osmanlılar’a bırakılan sağlam miras da Türkiye Selçuklu Devleti’nin ve vezirin de payı olduğunu söylemek yanlış olmayacaktır.”
Türk Tarih KurumuKitabı okudu
Türkiye Selçuklu Devleti’nde yetişmiş en büyük vezîr Sâhib Fahreddin Ali’dir. Fahreddin Ali birçok Selçuklu sultanına vezirliği ve kırk yıldan fazla yüksek makamlarda bulunması ile devlete hizmet etmiş ve hayır müesseseleri ile de bütün Türkiye’de ve hatta İslâm dünyasında tanınmış bir şahsiyet idi.
Reklam
Büyük Selçuklular 117 yıllık bir siyasi ömre sahiptir. Türkiye Selçukluları ise 233 yıl gibi hiç de azımsanmayacak bir tarihe sahiptir. Bu da büyük ölçüde onların sahip olduğu teşkilat yapısından kaynaklanmıştır."
Tuğrul Bey'in ölümüne kadar, uzun sayılabilecek bir süre, onun vezirliğini yapan Amidü'l-mülk Kündürî'nin, Alp Arslan ve Melikşah'ın vezîrliklerini yapan Nizâmü'l-mülk'ün mesleklerinin kâtiplik olması, Abbasî anânesinin devamıdır
Bir devletin inhitatında en büyük rolü devlet kademesinde bulunanların ahlâkî zaaflarının olması oynar.
Aksarayî bu andaki durumu şöyle anlatmaktadır: “Vergi tahsili için vilayetlere gönderilen memurların birçoğu divån işleriyle ilgili usul ve nizamlardan habersizdi. Hiçbir şey yapamadan gittikleri yerlerden geri dönüyorlardı. Ellerindeki defterlerde yazılı olan cizye kelimesinin ne demek olduğunu bile anlayamamışlardı. Hâlbuki cizye devletin en büyük gelir kaynağıdır. Bazı tahsildarlardan cizyenin tahsilinin ne olduğu sorulduğunda: 'Cizye de ne oluyor?karşılığını verdiler. Şüphe yok ki bu gidişle biçbir divan muamelesi uygun yürüyemezdi.
Reklam
Türkiye Selçuklu veziri hükümdarın vekili sıfatıyla devletin bütün işlerini sevk ve idare eden en yüksek memurdur. O, hükümdarın vekili olarak muayyen konularda ferman çıkarabilirdi
İlhanlılar'ın (Moğol Devleti!) Türkiye Selçuklu hanedanı ve sultanı üzerindeki baskıları gittikçe artmış, devletin son zamanlarında Sultan artık İlhanlı merkezinden tayin edilen bir memur durumuna düşmüştü.
Selçuklu Veziri, görevine tayin edildiğinde sultanın verdiği "altın divit takımını" teslim alıyordu. Bu sembol şüphesiz vezire mülki selâhiyetlerin verildiğine delalet etmektedir."
Vezirin memuriyet süresi ya hükümdarın onu azletmesiyle ya vezirin eceliyle ölümü veyahut da başkaları tarafından öldürülmesiyle son buluyordu. Ne var ki kendi eceliyle ölen vezir çok nadirdi."
71 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.